Milli takımdan yaşam dersi..

Fatih Terim'e dönük eleştirilerimizin tümü devam ediyor. Her maç yenileri eklenerek üstelik.. Yeri ve zamanı geldiğinde bunları gene konuşacağız..
Ama iki konuda fevkalade alkışı hak ettiği bir gerçek.. Bunun altını hem de çok kalın kalemlerle çizmek, Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek olur.
Hırvat maçı bittiğinde yorumcu Pierre Van Hooijdonk, maçı anlatan sevgili dostum Melih'e takıldı..
"Terim'e söyle, bana bir piyango bileti alsın.."
Melih ya anlamadı, ya anlamazlığa getirdi, lafı "Terim'e söyle, bana yarı final maçı bileti alsın" diye saçma sapan çevirdi, Türkçe'ye..
Bugün dünya üzerinde bu şampiyonayı izleyen kime sorarsanız sorun, Van Hooijdonk'a katılacak ve Fatih'in çok talihli olduğunu söyleyecektir. Ben dahil..
İşin içinde talih, şans, futbol ilahları, kader, kısmet, yani bilim dışı ne kadar faktör olursa olsun, bu maçların verdiği bir ders, bir yaşam dersi var aslında..
"Futbol sadece futbol değildir" diyenler ne kadar haklı..
Fatih Terim'in çocukları hakem "Son" düdüğünü çalana kadar ayaktaydılar..
Birbiri ardına gelen mucizeler bu sayede gerçekleşti.. Çocuklar ayakta kalmayı başaramasalardı, bütün futbol ilahları ayyıldızlı formayı giyseler ne fark ederdi ki?..
90'ıncı, 120'nci dakikalar sona ererken, nerdeyse bir yeni maç oynayacak kadar diri kalmamızın sebebi neydi peki?.. Hem de oyun aleyhimize en ağır, en dönüşü mümkün olmayan koşullarda sürerken..
İşte burada tartışmasız Fatih Terim adı ortaya çıkıyor.
Bitişe dakikalar kala 2-0 mağlupken, 119'uncu dakikada golü yemişken, hâlâ "Maç yeni başlıyor" gibiysen eğer, sende iki şey var demektir.
Fizik kondisyonun müthiştir. Moral kondisyonun da fevkalade..
Terim bu iki kondisyonun yaratıcısıdır, işte.
Amerika'dan bulup, seçip getirdiği kondisyon ekibinin bu takıma yaptıkları meydanda..
Terim'in motivasyon gücü ise, başından beri tartışılmadı zaten.. Zaman zaman aşırı motive ettiği eleştirileri yükselirken..
Milli takım bu ülkede binlerce, belki de milyonlarca fiziksel ve ruhsal "Umutsuz"a ömürleri boyunca unutmayacakları bir yaşam dersi verdi..
"Bitmeden bitmez. Yaşadığınız sürece umut vardır.. Üst üste mucizelere ihtiyacınız olsa da.. Mucizeler her an gerçekleşebilir.. Yeter ki siz hazır olun.."
Okurlarım "Bitmeden bitmez" konusunu nerdeyse 20 yıldır kaç kez köşeme, kaç kez başlığa taşıdığımı bilirler..
Ne demek istediğimi, milli takım gösterdi işte..
Koşullar ne olursa olsun, umutlarınızı yitirmeyin.. Hayatta akıl almaz, bilime, mantığa, ölçüye sığmaz mucizeler de vardır.. Hatta arka arkaya.. Yeter ki savaştan vaz geçmeyin, direnin.. Yeter ki, umudunuzu, moralinizi yitirmeyin.. Yeter ki bitmeden "Bitti" demeyin. Yeter ki mucize geldiğinde sizi ayakta bulsun.
Çünkü..
Bitmeden, bitmez!..