kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Haziran 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
NAZLI ILICAK

Seçkinler ve halk

Bahçeşehir Üniversitesi, değişik toplumlarda, halk kitleleriyle seçkinlerin değerleri arasındaki uyumu tesbit etmek amacıyla bir araştırma yürütüyor. Halk ile seçkinlerin değerleri örtüştükçe, demokrasinin kalitesinin yükseleceğine dair bir beklenti var araştırmacılarda. Projenin Türkiye'deki sahibi Prof. Yılmaz Esmer, ilk bulguları birkaç gazeteciyle paylaştı. Bu araştırmada, çeşitli sorular, bazı parlamento üyelerine, medya mensuplarına ve halka soruldu. Tahmin ettiğimiz gibi, parlamento üyeleri ve medya mensuplarıyla halk arasında önemli değerlendirme farklılıkları mevcut.
"Din benim için önemli"
Milletvekilleri % 70; Halk % 70; Medya % 32.
"Allah'a inanmayan politikacı kamu görevine gelmemeli"
Halk: Evet gelmemeli % 55; Parlamento % 58; Medya % 19.
Başka dinden olanlara güvenen vatandaşlarımızın oranı % 28'de kalırken, güven oranı, parlamento ve medyada % 91'e çıkıyor. Aynı şekilde, başka bir millete mensup olan insanlara da güvenmiyor bizim halkımız. Sadece % 27'si "güveniyorum" diyor. Oysa, medya mensupları ve parlamento üyelerinin % 90'ı, başka millete mensup olanlara da güven duyuyor. Buna karşılık, halkın % 67'si orduya güvenirken, parlamenterlerin % 47'si, medyanın ise % 25'i güveniyor. Basına ise, basın mensupları bile inanmıyor. Halkın % 5'i, medyada çalışanların % 3'ü, parlamenterlerin % 2'si basına güveniyor.
"Polise güvenirim" diyor halkın % 36'sı. Bu oran, parlamentoda % 23'e, medyada % 3'e düşüyor.
Bir başka ilginç bulgu da, halkın otoriter eğilimi. "Parlamento ve seçimlerle uğraşmak zorunda kalmayan güçlü bir lider iyi olurdu" düşüncesini paylaşanların oranı, halkta % 59, parlamentoda % 42, medyada % 19.
"Kararları hükûmet değil uzmanlar alsın": Halk: evet % 70; Medya: evet % 21; Parlamento: evet % 14.
Sonuç itibariyle medya en kötü durumda. Bakıyoruz da basın mensupları bile, medyaya güvenmiyor. Bence, meslek kuruluşları, işveren ve çalışanlar bir araya gelip, bu itibar aşınmasını el birliğiyle durdurma çabası içine girmeli.