kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Haziran 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

Birleşmiş kentler

Hollanda'nın bürokratik başkenti La Haye'de üç gündür bir uluslararası konferans sürüyor. Bugün bitecek ve ortak bildiriyle dünyaya yeni bir oluşumun müjdesi verilecek.
Barış Sarayı'nda (2.5 ay önce Dışişleri Bakanı Ali Babacan'la La Haye yolculuğumuzda ziyaret etmiştik) yapılan toplantının konusu: Uluslararası Kentler Diplomasisi Konferansı. Ev sahibi: Birleşik Kentler ve Yerel Hükümetler Örgütü. "Birleşmiş Milletler"den galat olarak üretilen kavramla ifade etmek gerekirse , "Birleşmiş Kentler Örgütü."
Bir dizi beyin fırtınasının birikimiyle (Sonuncusu 13-14 Mart'ta İspanya'nın Malaga kentinde yapıldı) oluşturulan bu yeni örgüt kendine üç görev yükledi:
- Silahlı çatışmaların önlenmesinde kentlerin ve "Yerel hükümetler"in rolü.
- Barışın güçlendirilmesinde kentlerin ve "Yerel hükümetler"in sorumluluğu.
- Çatışma sonrası yeniden yapılandırmada kentlerin ve "Yerel hükümetler"in misyonu.
Konferans nedeniyle hazırlanan tanıtma kitapçığında "Kentler diplomasisi"nin yeni bir konsept olduğu belirtiliyor ve görev alanı şöyle anlatılıyor:
"Kentler diplomasisi misyonuna katılan yerel hükümetlerin ilk görevi diyalogu kolaylaştırmaktır. Şiddet ve siyasal baskı ortamlarında çalışan meslektaşlarıyla dayanışmaya girerler. Onların o şiddet ortamındaki deneyimlerini paylaşırlar. Sosyal uyum projelerine destek verirler. Silahların susmasından sonraki dönemde çatışan etnik gruplar arasında köprü olurlar. Yerlerinden edilmiş insanların ve eski savaşanların toplumsal yaşama yeniden entegre olmaları için çaba harcarlar. Ve tüm bu işlevlerini yerine getirebilmek için uluslararası örgütlere baskı yaparlar."
Devletlerden ve devletlerarası gerilimlerden bağımsız olarak halklar ve onların yaşadıkları topraklar arasındaki bağları güçlendirmeyi ve yerel yönetimlerin "Devlet dışı" diplomasi yürütmelerini sağlamalarını amaçladığını belirten "Birleşik Kentler ve Yerel Hükümetler Örgütü"nün halen 89 üyesi var. Bir başka deyişle, 89 kent yönetimi veya belediyesini bünyesinde barındırıyor. Kimi kurucu, kimi sonradan üye.
Türkiye'den sadece bir belediye üye oldu. Hem de kurucu sıfatıyla: Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi.
Örgütün başkanlığını, bu ilk konferansa da ev sahipliği yapan La Haye Belediye Başkanı ve Hollanda eski Dışişleri Bakanı Jozias van Aartsen yürütüyor. Dört yardımcısı var. Kimler mi? Sayalım: İtalya'nın Perugia bölgesi belediyeler birliğinin başkanı Giulio Cozzari, Kolombiya'nın Medellin kentinin (Kokain mafyasının başkenti) belediye başkanı Alonso Salazar, Fransa'nın Nantes kentinin belediye başkanı ve Sosyalist Parti'nin ağır toplarından JeanMarc Ayrault. Etti üç. Ya dördüncü? Cevap: Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir.

İyilik düşün, iyilik bul!
Hayır; ne önyargımız var, ne de örgüt üyelerine bakınca (Çoğunlukla İtalya'dan yoksul güneyden kopmak isteyen kuzey belediyeleri, İspanya'dan da Bask ve Katalan belediyeleri temsil ediliyor) içimize bir çürüklük düştü.
Hatta Baydemir'in Avrupa Parlamentosu'nda 2 yıl kadar önce yaptığı konuşmada "Güneydoğu'nun su ve doğal kaynaklarının yönetiminin bölge halkına devredilmesi" talebini veya çağrısını da bu konuyla ilişkilendirmeyi haksızlık olarak görüyoruz.
Dahası DTP'nin Türkiye'nin eyaletlere bölünmesi önerisinin de bu konuyla herhangi bir ilgisi olduğunu varsaymanın veya öyle bir kuşkuya kapılmanın komplo teorilerinin tuzağına düşmek olacağını düşünüyoruz.
Ancak, yeni bir kavram olarak uluslararası kamuoyuna sunulan "Kentler diplomasisi"nin görevleri, nasıl derler, biraz ikirciklik yarattı: "Çatışmaların sonlandırılmasında, çatışma sonrası dönemin yeniden yapılandırılmasında ve çatışanların toplumsal yaşama yeniden entegre olmalarında belediyelere ve 'Yerel hükümetler'e önemli görevler düşüyor."
Baydemir sessizsedasız veya alttan alta, bir gün Kürt sorununun çözümü için muhatap arayışları gündeme gelirse, o misyona talip olmaya mı hazırlanıyor?
Ne La Haye dönüşü bu soruya yanıt vereceğini sanıyoruz, ne de daha sonra. Çünkü cızzz!..