Burhan Erdem nerede?

Burhan Erdem... Yakınları dışında, birçoğumuza hiçbir şey çağrıştırmayan bir isim, değil mi? Ama bu ismi tam 27 yıldır bilen ve onu hiç tanımayan bir grup insan var bu ülkede. Bu insanlar Türkiye'nin gündemine iki yıl önce bomba gibi düşen, idam edildikten sonra cesedi kaybedilen, mezar yeri bulunamayan Veysel Güney'in ailesi ve arkadaşları. 10 Haziran 1981'de 24 yaşında idam edilen Veysel Güney'in mezarı hâlâ devlet sırrı ve bu sırrın sahiplerinden biri de cenazeyi teslim alan ve o dönem yüzbaşı rütbesiyle cezaevinde görevli olan Burhan Erdem. Aldığımız bilgilere göre ordudan yarbay rütbesiyle emekli olduktan sonra, bir Ege kasabasında yaşamını sürdüren Burhan Erdem bugünlerde kamuoyunun sıkça duyacağı bir isim olacak. Çünkü Güney ailesi ve Veysel'in arkadaşları bu işin peşini bırakmamakta kararlı görünüyor. Veysel Güney'in Gaziantep Cumhuriyet Savcılığı tarafından düzenlenen gömülme izninde ismi açıkça belirtilen Burhan Erdem'in o gün bugündür ortaya çıkmaması ise bu kararlılığın en önemli nedeni. 10 Haziran 1981'de düzenlenen belgedeki ifadeler şöyle: "Adana Sıkıyönetim Komutanlığı 2 No'lu Askeri Mahkemesi'nce TCK'nın 450/9 madde ihlal suçundan hakkında ölüm cezası verilen ve cezası kesinleşip Milli Güvenlik Konseyi'nce onaylanarak resmi gazetede yayımlanan Veysel Güney'in ölüm cezası bugün yasa ve tüzükleri asılmak suretiyle infaz edildiğinden cesedi gömülmesi için babası Ali Güney'e teslim edilmek üzere sıkıyönetimde görevli Komando Bölük Komutanı Yzb. Burhan Erdem'e teslim edildi." Burhan Erdem'e ulaşarak Veysel Güney'in mezar yerini öğrenmek isteyen yakınları TBMM İnsan Hakları Komisyonu ve Gaziantep Cumhuriyet Savcılığı'na yaptıkları başvurulardan sonuç alamadı. ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras da iki kez soru önergesi verdi. Aldığı tek yanıt: "Burhan Erdem emekli oldu." Devletin emekli bir askeri personelini bulamamasını, her ay maaş ödediği personelinin nerede yaşadığını bilememesini inandırıcı bulmayan Veysel Güney'in yakınları bu kez "Burhan Erdem'e vicdan çağrısı!" başlıklı bir kampanyayla Güney'in mezar yerini aramadaki ısrarını sürdürüyor. Çağrıda şu ifadelere yer verildi: "Burhan Bey, 10 Haziran 1981 şafağı size bir şey çağrıştırıyor mu? 'Veysel Güney' adı size bir şeyler çağrıştırıyor mu? Darbenin bile bir hukuku olduğunu düşünüyor musunuz? 'Asıp kaybederek' darbenin bile hukukunu çiğnediğinizin farkında mısınız? 'Mezarsız ölüler' sizi rahatsız etmiyor mu? Gaziantep Mezarlığı'na 'hüviyeti meçhul' olarak gömdüğünüz Veysel Güney'i hatırlıyor musunuz? Bir aileyi 27 yıldır çocuklarının mezarından yoksun bırakmak, ömürlerinin belki de son günlerini yaşayan 80 yaşını geçmiş anne-babanın her gün ahını almak -varsa- vicdanınızı rahatsız etmiyor mu?" Ölmeden önce yazdığı ve ailesinin 27 yıl sonra ulaştığı son mektubunda Veysel Güney, "Mezarımı yol kenarına kazın, üzerine devrim şehidi yazın," diyordu. Veysel'in mezarı bir yol kenarında mı, bir mezarı var mı, yoksa işkencede ona söylendiği gibi bir ırmağa ya da köpeklere mi atıldı, kimse bilmiyor. Ailesinin ve onu sevenlerin tek dileği, bilenlerin artık susmaması. www.veyseliariyoruz.net