Jurnal Sokak'ın yükselişi

Asmalımescit'in yavaş yavaş (ya da gayet hızlı bir şekilde) 'küçük Nevizade'ye dönüştüğünü biliyorduk da Jurnal Sokak'ın yeni cazibe merkezi olduğunu geçen hafta öğrendik. Cumartesi gecesiydi. Bir doğum günü kutlamasından çıkıp "Asmalımescit taraflarındayız," diyen arkadaşlarımızın yanına uğramak üzere Jurnal Sokak'a girdik. Önce özetler: Jurnal Sokak çıldırmış! Burası Asmalımescit ile Tünel arasında kalan küçücük bir sokak. Daha önceleri benim hatırladığım kendi halinde bir yerdi. Önünden geçerken sokağın içindeki kafelere bir göz atardınız, belki arada bir oturup bir şey içerdiniz. Şimdi sokaktaki kalabalık, hani rahmetli Televoleler'de "Ve Antalya gecelerine uzanıyoruz," diye ekrana getirilen görüntüler vardı, aynen o (Eğlence anlayışı bakımından değil, kalabalık açısından). Bu acayip değişimin sebeplerinden biri, geçen sene eylül ayında Babylon Lounge'un bu sokakta açılmış olması. Diğeri de havaların ısınması. Masalar sokağa atılmış, insanlar dışarılarda. Oturmak şart değil, ayakta takılanlar daha fazla. Önce bir afalladık, sağa sola bakınırken gayet 'anne' görünümlü biri "Ayakta mı kaldınız çocuğum?" diye sordu. Kem küm ederken hemen iki-üç sandalye getirildi. 'Anne' "Ne içersiniz? Bira mı?" diye sorunca daha da afalladık, sonra da tanıştık. İsmi Serap Gür. Ona o civarda 'hanımağa' diyorlar. Sokaktaki üç popüler mekânın en eskisinin işletmecisi: Bezgin Bi'hane'nin. Sahibi, kızı. Yeni doğum yapmış olduğu için işleri bir süre annesine devretmiş. Mekân beş sene önce açıldığında sokakta uyuşturucu satıcıları fink atıyormuş. Epey uğraşmışlar ve sonunda sakin, gençlerin kafasını dinleyebileceği bir yer haline getirmişler burayı. Şimdi ise işler değişmiş. "Beş sene biz acısını çektik, şimdi millet kaymağını yiyor," dese de gençlerle bir arada olmaktan çok memnun. Fakat onların sadece yiyip içip eğlenmesini istemiyor, aynı zamanda Türkiye'nin sorunlarıyla da ilgilenmesini istiyor. Kendisi DSP'nin yönetiminde. "Ecevitçiyim, Atatürk çocuğuyum," diyor. Sokaktaki hareketlenmeden memnun ama yine de "Biraz daha sakin olabilir," demeyi ihmal etmiyor. Bezgin Bi'hane'nin hemen karşısında geçen sene eylül ayında açılan Parantez var. Acayip şirin bir yer. Paris ya da Roma'nın herhangi bir ara sokağındaki bir bar gibi. Sahibi Özgür Kılıç 'bistro' diyor. İtalyan makarnaları, salata çeşitleri, Türk mutfağından yemekler var. Mojito konusunda iddialılar. "Hakkıyla yapıyoruz ve çok uygun fiyata veriyoruz," diyor Kılıç (12 YTL). Asmalımescit'in bu kadar kalabalık olması pek de hoşuna gitmiyormuş aslında. "Burası Nevizade olmamaya çalışıyordu ama bence ruhunu kaybetmeye başladı. Biraz daha sakin olabilir." Ve son olarak, sokağın gazetelere en çok çıkmış mekânı Babylon Lounge... Kahvaltıdan öğle ve akşam yemeğine kadar geniş yiyecek seçenekleri bulunuyor. Mönüde atıştırmalıklar, salatalar, pizzalar var. Hafta içi caz ve dünya müziği, hafta sonu ise Babylon tarzı müzikler çalıyor. Bir de özel odası var. Partiler ve davetler için kiralayabiliyorsunuz. Biz oradan ayrılırken "Yeni yerimiz burası," havasındaydık. Sokakta bira içip sohbet etmek eğlenceli gözüküyordu. Ama biliyorsunuz, işin suyunun çıkma ihtimali yüksektir böyle durumlarda. Bekleyip göreceğiz...