kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 26 Mayıs 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
YAVUZ DONAT

Kapı... Ne açık, ne de kapalı

Hakan Şükür'ün "kırmızı çizgileri" yok.
Ankara'yı veya Kayseri'yi "beğenmemek, küçük görmek" gibi bir tavrı hiç yok.
Kaprisi yok, kompleksi yok.
Ama "kafasında dolaşan bazı sorular" var.
"Doğu olur mu" gibi.
"Yakışık alır mı" gibi.
"Çocuklarım ne yapar" gibi.
Hakan Şükür için "sorun" para değil.
"Eşim ne der" de değil.
"Onlar" çok uyumlu bir çift.
Hakan Şükür:
- İyi biliyorum, ben nereye gidersem eşim de benimle gelir... Hangi kararı alırsam saygıyla karşılar.
İngiliz kraliçesi Ankara'dayken, Hakan Şükür de Ankara'ya davet edilmişti.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in "Ankaraspor Hakan Şükür'le kucaklaşmak istiyor" teklifi, o zaman iletildi.
Kaptan "nezaketle" yanıt verdi:
- Duygulandım, teşekkür ederim... Ama kulübümle konuşmadan kimseyle görüşmem ve kimseye söz veremem.
Aynı şekilde "Kayseri de ilgilendi... İlgileniyor."
"Başka kulüpler" de.
Kaptan ise kimseye "hayır" demiyor... Kapıyı kapatmıyor.
Ama kimseye de "kapı aralamıyor... Yeşil ışık yakmıyor... Ümit vermiyor."
Tek arzusu var:
Kendisini "sevenleri, isteyenleri" incitmemek.