kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Meltem Acet, kızı Elâ dünyaya gelince kedilerine de eşit oranda ilgi gösterdiğini söylüyor.

Hayvanı saldırgan yapan sahibidir

NESLİHAN TUNÇ
Evcil hayvanlar çocukları kıskanırsa ne kadar tehlikeli olabilir? Prof. Dr. Tamer Dodurka hayvanların da kıskanabileceğini ama saldırması için ciddi nedenler olduğunu söylüyor..
Geçtiğimiz günlerde Silivri'de bir kangal köpeğinin, beraber büyüdüğü küçük çocuğa saldırarak ölümüne sebebiyet vermesi, evinde hayvan besleyen ebeveynleri tedirgin etti. Özellikle çocuklara karşı korumacı yaklaşımlarıyla tanınan Kangal cinsi bir köpeğin böyle bir şey yapması da oldukça şaşırtıcıydı. Olayın ardından yapılan yorumlar arasında "Kıskanmıştır," başı çekiyordu. Hayvan Psikoloğu Prof. Dr. Tamer Dodurka, hayvanlar arasındaki rekabetçi davranışların insan diline çevrilmiş şekline 'kıskançlık' denilebileceğini söylüyor: "Ama onlardaki ego, insanlardaki kadar gelişmediği için böylesine bir duygu bizimkiyle bire bir ölçüşmeyebilir. Kıskançlık benzeri duygular bakımından bize en yakın hayvanın köpek ve kediler olduğunu da söyleyebiliriz." Evcil hayvanların evdeki çocukları kıskanmasının sık rastlanılan bir durum olduğunu söyleyen Dodurka bunu şöyle açıklıyor: "Hayvanlar en çok yemek, yaşam alanı ve dişi paylaşımı sırasında rekabetçi davranırlar. Köpeğin yaşadığı evin bireyleriyle olan ilişkilerine göz atarsak, evdeki insanlar çocukla daha fazla ilgilenince, köpekte kıskanma benzeri davranışlar ortaya çıkabilir. Bu, hayvan sahiplerinin sıkça rastladığı bir durumdur." Ancak bu rekabetin saldırganlığa dönmesi için ciddi nedenler olması gerektiğine de dikkat çekiyor: "Bu Kangal'ın (ya da kırmasının) çocuğa saldırma nedenini kıskançlık olarak yorumlamak kolay değildir. Kangal'ın yanında başka bir köpek daha var, çocuk Kangal'a doğru oynamak için geliyor. Bu durumda, bir süredir bağlı olmaktan canı sıkılmış olan Kangal'ın insanlarla oyun oynamak için oldukça heveslenmiş olması lazım. Kimle oynayacak? Çocukla. O halde çocuğa niye saldırsın? Kıskanacaksa çocuğu kıskanacak ve öbür köpeğe saldıracaktır. Bu nedenle köpeği saldırı için uyarabilecek başka durumlar gözden geçirilmeli."

MİZAÇ TESTLERİ VAR
Bu gibi olumsuz örneklerin önüne geçmek için iş ailelere düşüyor. Prof. Dr. Tamer Dodurka, "Bu olay çok münferit olsa da çocuklarımızı tamamen emin olmadığımız, iri ve güçlü bir köpekle yalnız bırakmamak en doğru tedbir olacaktır," diyor ve ekliyor: "Burada orantısız bir güç vardır. Köpek hiç saldırgan olmasa da sadece oyun amacıyla istemeden çocuğa zarar verebilir, ya da çocuk bilinçsizce onun canını yakabilir. Köpeğin böyle bir davranışta bulunup bulunmayacağını önceden kestirmek hayvan sahibi için kolay değildir. Ama uygulanan mizaç testleri ile hayvanın davranış yapısı güvenilir ölçüde belirlenebilir. Bu testlerle köpeklerin çocuklara ve insanlara tepkileri, sokağa çıkarılıp çıkarılamayacağı hatta evde bakılıp bakılamayacağı konusunda fikir edinilir. Bazı ülkelerde zorunlu hale getirilen bu test hakkında karar Çevre ve Orman Bakanlığı'mıza ait." Bu tür acı olaylardan sonra birçok ebeveyn, evcil hayvanlarını evden uzaklaştırabiliyor. Tamer Dodurka, münferit olan bu olayın ardından çocuk sahibi olan insanların, köpeklerini evden uzaklaştırarak çocuklarını bu muhteşem sevgi paylaşımından uzak tutmalarına gerek olmadığını belirtiyor: "Sadece iri ve güçlü hayvanlarla çocuklarımızın kontrollü temasını sağlamak yeterlidir. Bu da çok zor olmasa gerek... Bir çok nedenle köpekler evden uzaklaştırılabiliyorlar. Bunların başında davranış sorunları, özellikle saldırganlık geliyor. Köpeğin saldırgan ya da dengesiz olmasının suçu çok büyük oranda hayvan sahibine ait olduğu halde, kabak köpeğin başında patlıyor ve aslında kusursuz bir ilişki kurulması hiç de zor olmayan hayvanlar bilinçsiz hayvan sahiplerince sokağa atılıyor." Dodurka son olarak da, "Hayvan bu, ne yapacağı belli olmaz, güvenilmez' lafı, köpeğin dünyasından habersiz olan insanlara aittir," diyor.