Kraliçe ile bir akşam yemeği

İngiltere Kraliçesi ile kalabalık bir salonda da olsa yemek yemek başınıza çok sık gelen bir olay değil elbette.
Ama Serdar Turgut kadar "stres olmaya" da gerek yok.
Daha Helsinki'de başladı, "Ben sakarım şimdi Kraliçe'nin önünde de bir şey yaparım" diye kara kara düşünmeye...
Çok şükür kazasız belasız atlattı o da davet gecesini.
Çankaya'nın davet salonu daha bir aydınlıktı sanki. Oysa ışık düzeni aynıydı.
Cumhurbaşkanı Gül'ün Kraliçe Elizabeth'i ağırladığı protokol masası beyaz çiçekler ve beyaz mumlarla çok şık organize edilmişti.
Çankaya Köşkü'nün mutfağı henüz böyle bir davete ev sahipliği yapacak standartta olmadığı için yemekler Dışişleri Bakanlığı konutunun mutfağından hazırlanıp getirilmişti ve gayet lezzetliydi.
Salondaki erkek davetlilerin tamamına yakını smokin giymişti, Başbakan Tayyip Erdoğan ve ekibi ile bir davetli koyu renk takım elbise ve kravat takmayı tercih etmişti.
37 yıl aradan sonra Türkiye'yi yeniden ziyaret eden Kraliçe'nin asıl amacının ülkemizin Avrupa Birliği üyeliğine desteğini göstermek olduğu söyleniyor.
Kraliçe konuşmasında da zaten Türkiye'nin gelişim çizgisi ve bölgedeki rolü üzerinde özellikle durdu.
Konuşmaların ve şerefe şampanya kadehi kaldırmaların ardından yemeğe geçildi, sonra da Doğuş Çocuk Orkestrası'nın müthiş performansı izlendi.
Gerçekten de heyecan verici bir dinleti sundu gencecik çocuklar. Ferit Şahenk gururla izledi konseri.
Türkiye'nin aydınlık yüzünü hep birlikte keyifle dinledik.
Şarap olarak Sarafin tercih edilmişti gecede, biraz ters kaldığı için Kraliçe'nin ne içtiğini tam olarak göremedim, sadece şampanyasını ara sıra yudumladığını gördüm.
Cumhurbaşkanı Gül ve Hayrünnisa Hanım, Çankaya Köşkü'nde bir kraliçe ağırlamaktan çok mutluydu ve bu yüzlerinden açıkça görülüyordu.