"Alkollü içki satışındaki yeni mevzuat herkesin kafasını karıştırıyor" diye vermiş haberi dün Hürriyet gazetesi. Aslında kendi kafaları karışmış. Ya da kafa karıştırmak istemişler, fena halde! Diyor ki haberde "Alkollü içki satışını düzenleyen yasa yarın (bugün) yürürlüğe girecek ama nasıl uygulanacağı henüz belli değil. Restoranda müşterisine bir kadeh rakı satan işletme sahibi 10 bin YTL'ye kadar para cezası ödeyebilir." Yani 'Yasa, alkollü içkilerin orijinal ambalajları dışında bölünerek satışını engelliyor, bu nedenle restoranlarda rakı, şarap, viski gibi alkollü içki içmek isteyenlerin birer şişe satın almaları gerekecek' deniliyor. Özetle "Restoranlarda 'bir duble rakı' dönemi kapanıyor!" Sabah sabah daha afyonun patlamadan okursan böyle bir haber, gözlerin faltaşı gibi açılır tabii! Bizim serviste de aynısı oldu. "Eyvah yine mahalle baskısı hortladı, içki içirmemek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar, ben de Fazıl Say gibi çekip gitmek istiyorum bu memleketten" muhabbetlerine başladık gaza gelip... Amaç gaza getirmek değil mi? Geldik, sağolsunlar... Sonra da aldım elime telefonu Reina'nın patronu Mehmet Koçarslan'ı aradım. "N'olacak Mehmet Bey; artık evimizde mi içeceğiz içkimizi?" dedim. Bir çırpıda cevap verdi: "Doğru değil o haber. Yasadaki 'yetkili olmadıkları halde' cümlesi önemli! Yetkili olmadıkları halde açık olarak içki satışı ve sunumu yapanlar, yani işletme ruhsatı olmayan yerler ya da şişeyi ikiye bölüp satan market ve benzeri yerler için geçerli bu söylenenler. Böyle saçma şey olur mu? Bir otelin barında bir kadeh kokteyl isteyemeyecek misin? Ne yani, hükümet daha çok alkol içmeni mi teşvik edecek? 'Kadehle değil şişeyle iç' mi diyecek?" "Bu haber neyin nesi peki?" dedim. "Bilerek ya da bilmeyerek yanlış yorumluyorlar. Bu yasayla yapılmak istenen, kaçak içki satışına engel olmak. Restoranlarda barlarda bunu yapamazlar. Ben istersem shot, istersem kadeh satarım. Böyle bir yasak yok" diyerek noktayı koydu. Yeter mi? Yetmeeez... Salomanje ve Sortie'nin sahibi Erol Kaynar'ı çevirdim. "Herkese, 'Gidin evinizde içki için' mi demek istiyorlar?" diye sordum. "Alakası yok herkes rahat olsun, telaş etmesin. Ruhsatı olmayan yerler için geçerli bu yazılanlar, bir yanlış anlama ya da yanlış anlatma var haberde" dedi. Oh dedim ben de... Alkoliğim diye mi? Her akşam içiyorum diye mi? Yoo, kırk yıl içmesem aklıma gelmez ama 'gidin evinizde içki için' zorlaması bana ters! O zaman geriye tek soru kalıyor: 'Eyvah şimdi şişe açtırmam gerekecek' diyerek insanları barların, restoranların kapısından geri döndürecek böyle haberler, açıklamalar sektöre ne kadar zarar verebilir kimse farkında değil mi? Ya da tersten soralım: Kime nasıl bir yarar sağlar bu haberler, ona bakalım... Birden aklıma geldi şimdi... Bu akşam niye herkes dışarı çıkmıyor; alıştığı, sevdiği bir mekana girmiyor ve 'Hey barmen bana bir kadeh içki' demiyor?
Bugünkü Tüm Yazıları
Hey barmen bana 'bir kadeh' içki!
Yayın tarihi: 14 Mayıs 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/05/14/gny/haber,0B9BF62945BE4BD2BE87C0A0BB5D80DB.html
Tüm hakları saklıdır.