kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 4 Mayıs 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

Mevki ile menzil

Boya, sonuçta boya.
Cila, sonuçta cila.
Makyaj, sonuçta makyaj.
Maske, sonuçta maske.
Bir an gelir, bir şey olur, kazınır, dökülür, akar, yırtılır.
Tabiri caiz ise, bunu demek farz ise;
İktidar partimiz ile nice sizden iyi olmasınlar vatandaşımızınkiler de, öyle bir an geldiğinde, işte aynen öyle.
İktidar partisi olmayan ve yine sizden iyi olmasınlar, iktidar partili olmayan nice vatandaşımızınki de başka vesilelerle aynen öyle olmuştu.
Kötü haber: Sağdan soldan ve ortanın her yanından çoğumuzun hali o.
İyi haber: Demokratikleşme, hatta insanlaşma, insanileşme, vicdanileşme böyle böyle merhale alabiliyor, demokrasi ve hukuk kültürü ancak her cinsten ikiyüzlülüklerin yüzsüzlüğünün yüzlerine vurulmasıyla da bir ufuk haline gelebiliyor.
Kendi başı "kanunlar, yasaklar" ve onların kuşatması, baskısı, tehdidi ile dertte olan, onlara karşı "demokrasi, özgürlük, hak, değişim" diyen bir iktidar (ve ahali)...
1 Mayıs vesilesiyle "kanun ile yasaklar" a, baskı ile sopaya, ayak ile baş pozisyonlarına, vatandaş başının devlet ayağıyla çiğnenmesine yapışıverdi.
1 Mayıs vesilesiyle iktidarı baskıcı, yasakçı, sopacı, aşırı kanuncu bulan kimi parti (ve ahalileri) ise, daha dün (ve belki bugün, belki yarından da yakın) "baskının, yasağın sunturlusu" olan "askeri müdahale ve darbe" yi makul görüyor idi. Görüyordur da.
Peki, ne öyle ne böyle olmadan nasıl olacak, nasıl olunacak?
Muhtemelen ancak ikisi de olmadan demokrat, hatta harbiden diyeyim, hakiki cumhuriyetçi olunabilecek.
Çünkü eşitliği, adaleti, kardeşliği, özgürlüğü, hakkı, hukuku, kimsenin aşağılanmamasını, kimsenin ezilmemesini, sözde "anayasal" olan hakların özde kullanılabilmesini ancak öyleleri, her zeminde, her güce, her dayatmaya, her baskıya karşı savunabilecek.
Yoksa, iktidar sendense başka, sana karşı ise bambaşka, senden olana şiddet varsa bir türlü, senden olanın şiddeti varsa binbir türlü...
Öyle hık mık, gak kuk, eveleme geveleme...
Cim dalı köse!