kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Nisan 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Ender Yeşildağ

'Kaybedebilmek de bir kabiliyettir' ödülü

PERVİN METİN - MERKEZ
Milli Piyango'dan üç kez büyük ikramiye kazanmasına rağmen, ayakkabı boyacılığı yapmaktan kurtulamayan 'talihsiz talihli' Mustafa Savgan'ın traji-komik hikayesini anlatan belgesel, 19. Uluslararası Ankara Film Festivali'nden ödülle döndü..
Milli Piyango'dan üç defa büyük ikramiye çıkmasına rağmen meteliğe kurşun atan Cağaloğlu'nun 35 yıllık ayakkabı boyacısı Mustafa Savgan'ın dillere destan hikayesini anlatan belgesel, 19. Uluslararası Ankara Film Festivali'nde ödüle layık görüldü. Savgan'ın trajikomik hikayesini anlatan, Kültür Bakanlığı'nın desteklediği 'Kaybetme Kabiliyeti' adlı 38 dakikalık film, 13-23 Mart tarihleri arasında düzenlenen festivalde Ulusal Belgesel Film Kategorisi'nde yarışan 12 eser arasında üçüncü oldu. İlginç hayatıyla her yılbaşında televizyon ve gazetelerin demirbaşı haline gelen, 1979 yılında 10 bin, 1982'de 30 milyon, 1984 yılında 15 milyon lira, bunun yanı sıra saymaya bile gerek duymadığı küçük ikramiyeler kazanan 60 yaşındaki Adanalı Savgan, eşinin ve ailesinin isteklerini karşılamaya çalışırken beş parasız kaldı!

İLGİDEN ÇOK MEMNUN
Mustafa Savgan, "O kadar parayı nasıl yedin?" sorusundan sıkıldığını söylese de hikayesine gösterilen ilgiden çok memnun. Belgesel projesine önce soğuk baktığını belirten Savgan, "Belgeselci arkadaşlar hayatımı anlatan bir film yapmak istediklerini söylediklerinde anlam verememiştim. Festivalde ödül alması beni çok mutlu etti. Unutmamak gerekir ki, kaybedebilmek de bir kabiliyettir" diye konuşuyor. 'Kaybedebilme Kabiliyeti', genç belgeselci Ender Yeşildağ ve Mehmet Özgür Candan'ın imzasını taşıyor. Daha önce birçok belgesel projesinde çalışan Yeşildağ ve Candan, Savgan'ın hikayesini filme çekme kararlarını şöyle anlatıyor: "Bu kadar ikramiye çıkması, hepsini harcayıp yeniden boyacılığa dönmesi bizi heyecanlandırdı. Onda parayı boş vermiş, paralı da parasız da mutlu bir yön gördük. Filmin adı o yüzden 'Kaybedebilme Kabiliyeti' oldu. Kaybetmenin de başarı olduğunu, kimsenin birbirine çay bile ısmarlamadığı bu çağda, bu kadar parayı harcamanın da önemli bir şey olduğunu düşündük ve bunu belgelemek istedik. Mustafa Amca'nın tezgahına geldik, önce ayakkabılarımızı boyattık. Sonra böyle bir belgesel çekmek istediğimizi anlattık ve o da kabul etti."