Cuma akşamı müzisyen arkadaşım Emre Irmak'la birlikte Bostancı yollarına düştük. Malum; Gülben Ergen konseri var. Emre'nin de Gülben'in albümünde iki parçası bulunuyor; 'Sürpriz' ve 'Mucize'... Kalabalığı yarıp kulise ulaştık bir 'merhaba' demek için... Kulis kalabalık. Kimler yok ki; Nihat Odabaşı, Deniz Akel, Ayşe Ersayın, Yaşar Gaga, Oktay Keresteciler ve Mustafa Erdoğan... Herkes projenin bir ucundan tutmuş. Zaten benim tanıdığım Gülben (Başak burcu kadını) hiçbir şeyi tesadüflere bırakmaz. Bu isimlerin birarada olması da, onun işine verdiği önemin en güzel kanıtı... Neyse... Gülben heyecanlıydı tabii... "Şu anda Atlas'ın yanında uyumak isterdim" dedi. Ama konser başlayınca, sahne üstünde her şey unutuluyor. Bir çıktı, salon alkıştan yıkıldı. Güzel konserdi. Onca kişinin akıttığı emek, her an kendini gösteriyordu. Ertesi sabah gazeteye geldim ve baktım bir haber; 'Gülben boşanıyor'... Hayda! "Acaba ben dün gece bir şey mi atladım?" diye sordum. "Hani Mustafa Erdoğan da oradaydı. Rol mü yapıyorlardı acaba?" derken aradım Gülben Ergen'i... Hani 'dellenmiş' diye bir laf vardır ya... Aynen öyleydi. Hava güzel, Atlas'ı bahçeye çıkarmışlar. Üçü birlikte, yani keyifler yerinde... Sonra ard arda telefonlar çalmaya başlamış. Malum 'Boşanıyor musunuz?' sorusu... "İki senedir ne kadar da huzurluymuşum. Albüm çıkalı 9 gün oldu, 9 günde neredeyse 9 skandal oldu. Bıktım artık bunlarla uğraşmaktan" dedi Gülben. Gördüğünüz gibi; işin dünyasına yakın olmakla uzak olmak arasında aynen böyle büyük bir uçurum bulunuyor işte! Ya hiç haberin çıkmıyor ya da evin içi birdenbire sokağa taşıyor. Zor! Hem de çok zor!
Yayın tarihi: 25 Mart 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/25/gny/baliksirti.html
Tüm hakları saklıdır.