kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Mart 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
MEHMET BARLAS
BAŞYAZI

Cengiz Aslan'ın çaresiz kaldığı anlar

BAŞSAĞLIĞI.
1980'LERİN sonunda Özal'a eşlik eden bir grupla Çin'e gidiyorduk. Uçağın arkasında aramızda sohbet ederken, Vitali Hakko birden sarardı ve yere düştü. Nefes almıyordu, nabzı yoktu, kalbi durmuştu. Ölmüştü.
Uçağın önünde bulunan Dr. Cengiz Aslan'ı çağırdık.
Bu sırada, uçağın önünde oturan Ketty Hakko'ya kocasının öldüğünü nasıl haber vereceğiz diye düşünmeye başlamıştık.
Cengiz Aslan elindeki çantadan elektrikli şok aletini çıkardı ve Vitali Hakko'nun göğsüne şoklar verdi. Sonra damardan bir iğne yaptı.
Bize çok uzun gelen 10-15 dakikanın sonunda Vitali Hakko gözünü açmıştı.
Cengiz Aslan'ın ikinci hayatını hediye ettiği Vitali Hakko, bu olaydan sonra 20 yıl daha yaşadı.
Ama Cengiz Aslan, 29 yaşındaki oğlu Alp bir arkadaşının evinde kalp krizi geçirip hayata gözlerini yumarken, orada olamadı.
Çok sevdiği hastası ve arkadaşı Turgut Özal bir cumartesi sabahı Çankaya'da kalp krizi geçirip hayata veda ederken de, Cengiz Aslan orada olamamıştı.
Cengiz Aslan bir "Doktor" olmaktan öteye her anlamı ile bir "Hekim" dir. Sadece hastalıkla değil hasta ile de ilgilenen, gerçek bir dost, bir "insan"dır. O çoğumuzun derdini, acısını birlikte yaşadı. Ama bugün onun, eşi Nilgün'ün ve kızı Aslı'nın acılarını nasıl paylaşacağımızı bilememenin çaresizliği içindeyim.
Evet...
"Ölüm Allah'ın emri
Ayrılık olmasaydı..."