"Kuzey Irak operasyonunun hedefini bilen var mı" diye sormuştum, hemen herkes, harekâtın ne zaman biteceğini konuşurken.. Hedef bilinmeden, ne zaman biteceğini bilmek, üzerinde yorum yapmak mümkün mü?.
İşte çekildik.. Ama hedefe ulaştığımız için çekildiğimize kimseleri inandıramıyoruz. Dünya "Amerika bastırdı ondan" diyor.. Bizim ülkenin yarısından fazlası da öyle düşünüyor..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gazetelere yolladığı "Harekât kararlılıkla devam ediyor" ifadesi, yayınlanmadan geri alındığı için, "Geri çekilmeden Başbakanın bile haberi yok" diyenler güç kazanıyor.
Başbakanın haberi yok da, Bush doğrudan Yaşar Büyükanıt'a mı emir veriyor o zaman "Çekil" diye.. Yani ortada aslında trajikomik bir durum var. Bunun sebebi de Genelkurmay Başkanlığı..
Ordunun kamuoyu ile iletişimi sıfır!.. Sı-fır!..
Genelkurmay kamuoyuna, harekâtın amacını da, çerçevesi ve hedefini de anlatmayı başaramadığı için bugünkü her türlü yoruma, tabii her türlü dedikoduya, yıpratmaya da açık durum ortaya çıktı.
Bu ülkede Ordu'yu en yakından izleyen ve bilen gazetecidir, M. Ali Kışlalı.. Yıllardır dilinde tüy bitti, Genelkurmay'ın iletişimsizliğini anlatmaktan. Güçlü bir Halkla İlişkiler, güçlü bir sözcülük kurumunun gereğini hep yazdı. Dinleyen olmadı.
İşte şimdi duruma bakın..
Türk Ordusu Amerika'nın izniyle harekât yapıyor. Amerika çekil deyince de anında çekiliyor..
Bu mudur?.
Ne yazık ki, görünen, dünyanın gördüğü budur.
Oysa ben gerçeğin görünenin tam tersi olduğuna inanıyorum..
Aslında bu benim değil,
Faruk Loğoğlu'nun yorumu. Bana da fevkalade inandırıcı geliyor.
Loğoğlu kim?..
Daha düne kadar Türkiye'nin Amerika Büyükelçisi, fevkalade deneyimli ve başarılı bir diplomat. Bush yönetimiyle de uzun süre çalıştı. Beyaz Saray'ı en iyi bilen Türk..
Harekâtın bittiği akşam Loğoğlu'nu konuk etmeyi Fatih Altaylı düşündü. Tüm dünya çekilmenin ardında Amerikan parmağı görürken, Loğoğlu'ndan daha uygun bir yorumcu olabilir miydi?.
Ve Loğoğlu, nedense, o andan beri başka hiç kimsenin telaffuz etmediği bir açıdan baktı olaya..
Altaylı herkesin kafasındaki soruyu sordu Büyükelçiye..
"Başkan Bush'un Beyaz Saray'da, Dışişleri Bakanı Gates'in, önce Hindistan arkasından Ankara'da 'Türkiye çekilsin' demesi üzerine mi aldık, çekilme kararını?.."
Loğoğlu çok ama çok ilginç bir yorum yaptı..
"Tam tersine.. Genelkurmay hedefe ulaşıldığı gerekçesi ile çekilme kararı almış ve hazırlıklara başlamıştı. Amerika bir şekilde durumu haber aldı. Bush ile Gates, durumdan istifadeye kalktılar ve alelacele 'Türkiye çekilsin' demeye başladılar.. Neden?.. Çünkü Amerika'nın ordu bulundurduğu Irak'ta tek desteği Kürtler.. Kuzey Irak hareketi Amerika'nın Kürtlerle arasını açıyordu. Kürtler, Amerika'nın izni olmadan Türkiye'nin böyle bir harekâta girişemeyeceğini düşünüyor ve kızıyorlardı. Şimdi Amerika'nın kaybettiği sempatiyi yeniden kazanması için bir jeste ihtiyacı vardı.. 'Türkleri çekilmeye mecbur ettik. Çekilmeyi biz sağladık' havasını yaratabilmek. Türkiye'nin çekilme kararı aldığını öğrenir öğrenmez, ortaya atılıp "Çekilin' konuşmaları yaparak ön aldılar ve görünüşe göre başarılı da oldular." Bush'un Recep Tayyip Erdoğan'ı dahi devre dışı bırakıp, doğrudan Genelkurmay'a talimat verdiği yorumlarına göre, Loğoğlu mantığı ve düşüncesi, çok daha akılcı, çok daha tutarlı değil mi?.
Kuzey Irak harekâtı, askeri bakımdan mükemmel olabilir. Ama halkla ilişkiler ve iletişim açısından fiyaskodur.
Genelkurmay, bugün ortaya çıkan tabloya bakmalı ve acil dersler çıkarıp, derhal tüm önlemleri almalıdır.
Bugünkü Tüm Yazıları
Hedef bilinmeyince kaos normal!..
Yayın tarihi: 4 Mart 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/03/04//haber,DDF9C2C8520541099EC9413A75BA9E47.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.