Hrsitofyas: Çözümün anahtarı Ankara'nın elinde

Kıbrıs Rum yönetimi liderliğini bugün Tasos Papadopulos'dan devralan yeni Rum lider Dimitris Hristofyas, ''çözümün anahtarının Ankara'nın elinde olduğunu'' savunarak, ''Türkiye'nin çözüm için işbirliği yapmaya karar vermesi gerektiğini'' söyledi.

''Görevinin Kıbrıs sorunu çözmek olacağını'' ifade eden Hristofyas, ''Kıbrıs sorununda adil, yaşayabilir ve işlevsel bir çözüme ulaşmanın kolay bir iş olmadığını, zorlukları bildiğini'' kaydetti.

''Sürekli, ısrarlı ve yorucu bir çalışmanın gerekli olacağını çok iyi anladığını'' ifade eden Hristofyas, ''çözümün anahtarının Ankara'nın elinde bulunduğunu, Türkiye'nin çözüm için işbirliği yapmaya karar vermesi gerektiğini'' öne sürdü.

Rum haber ajansına göre, Hristofyas, Rum Meclisi'ndeki yemin töreninde yaptığı konuşmada, ''Kıbrıs için yeni bir dönem açacaklarını, bu dönemin, Kıbrıs sorununa adil, yaşanabilir ve fonksiyonel bir çözüme yönelik çabaların yoğunlaşacağı bir dönem olacağını'' kaydetti.

Programındaki taahhütleri gerçekleştirmek için Bakanlar Kurulu ile birlikte var gücüyle çalışacağını ifade eden Hristofyas, hükümet programını halkla yaptığı ''şeref sözleşmesi'' olarak niteleyerek, şunları söyledi:

''Cumhurbaşkanlığımızın ilk kaygısı ve görevi Kıbrıs sorununun çözümüdür. Bunu seçim döneminde defalarca açıklamıştım. Şimdi de açıklıyorum. Kıbrıs sorununun çözümü, sonunda 'Kıbrıs Cumhuriyeti'nin başkanlığına aday olmak için aldığım kararın başlıca sebebidir. Kıbrıs sorununun çözümü, yönetimimizin başlıca önceliği olacaktır.''

Hedefinin, adil, yaşayabilir ve işlevsel bir çözüme ulaşmak olduğunu belirten Hristofyas, ''bu çözümün 'Kıbrıs Cumhuriyeti'nin egemenliğini, bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve birliğini yeniden tesis eden ve ülkenin iç meselelerine yabancı güçler tarafından müdahale edilme hakkını öngörmeyen bir çözüm olduğunu'' söyledi.

TÜRK ASKERİNİ İSTEMİYOR

Türk askerinin adadan çekilmesini, Türkiye'den gelen göçmenlerin adadan ayrılmasını, Rum göçmenlerin eski yerlerine geri dönmesini ve mülkiyet haklarını talep ettiklerini kaydeden Hristofyas, hedeflediği çözümü şöyle anlattı:

''1977 Makarios-Denktaş ve 1979 Kiprianu-Denktaş Doruk Anlaşmalarının öngördüğü iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon çerçevesinde ülkemizin toprağı, halkı, kurumları ve ekonomisini yeniden birleştiren bir çözümdür. İki bölgeli, iki toplumlu bir federal Kıbrıs Cumhuriyeti'nin tek bir egemenliği, uluslararası kişiliği ve kimliği olmalıdır.

Çözüm, Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs'la ilgili kararlarına dayanmalı, uluslararası hukuk ve Avrupa hukuku ile insan haklarına ilişkin uluslararası anlaşmalarla uyum içinde olmalıdır. Çözümün, Kıbrıslı Rum, Kıbrıslı Türk, Maronit, Ermeni ve Latin olmak üzere tüm Ada halkının insan haklarını ve temel özgürlüklerini yeniden tesis etmesi ve güvence altına almasını talep ediyoruz. Buna göçmenlerin geri dönme ve mülkiyet hakkı da dahil edilmektedir.

Çözümün, Türk askerlerinin çekilmesini ve 'Kıbrıs Cumhuriyeti'nin askersizleştirilmesini öngörmesini talep ediyoruz. Nihai hedef, tüm Kıbrıs'ın askerden arındırılması olmaya devam etmektedir. İki toplumun siyasi eşitliğini, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin ilgili kararlarının belirlediği biçimde, tutarlılıkla destekliyoruz.''

Kıbrıs sorununun, ''Türkiye'nin Kıbrıs halkının yararına olan bir çözümü kabul etmemesi'' nedeniyle çözümlenemediğini iddia eden yeni Rum lider Hristofyas, Türkiye'nin 1974'de adanın bir bölümünü ''işgal'' ettiği yönündeki bilinen Rum görüşünü de yineledi.

8 TEMMUZ MUTABAKATI

Hristofyas, Kıbrıs konusunda kapsamlı müzakereler için başlangıç noktasının, 8 Temmuz 2006 mutabakatının hayata geçirilmesi olduğunu söyledi.

''Mutabakatın hayata geçirilmesine yönelik diyaloğa hazır olduklarını, Kıbrıs Türk tarafından karşılık görmeyi ümit ettiklerini'' belirten Dimitris Hristofyas, şöyle devam etti:

''Bu vesileyle buradan Kıbrıslı Türk yurttaşlarımıza hitap ederek dostluk ve barış içinde bir arada yaşamayla ilgili en iyi niyetlere sahip olduğumu temin ediyorum. Kendilerini birleşik federal Kıbrıs Cumhuriyeti'nin eşit vatandaşları olarak tüm haklardan yararlanmaları için çalışacağıma dair bir kez daha temin ediyorum. Ancak, Kıbrıslı Türklerin haklarının yeniden tesis edilmesinin, Kıbrıslı Rum, Maronit, Ermeni ve Latin vatandaşlarımızın haklarının aleyhine gerçekleşememesini tekrar vurgulamak istiyorum. Böyle bir durum, Kıbrıs sorununun çözümünün ölü doğmasına neden olacaktır.''

Kıbrıs sorununun çözümü için uluslararası alanda çeşitli faaliyetlerde bulunacağını ve Kıbrıs Türk toplumuna yönelik devamlı olarak inisiyatif üstleneceğini kaydeden Hristofyas, ''Avrupa Birliği, Kıbrıs sorununun çözümlenmesinde rol oynayabilir ve oynamalıdır. Avrupalı ortaklarımız ile işbirliği yapacağımız konusunda ümitliyiz ve çıkmazın aşılması ile Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunacaklarını bekliyoruz'' dedi.