Salı akşamı Show TV'deki "Var mısın Yok musun?" adlı yarışma programını izleyenler, yarışmacı Ömer Boran'ın büyük ikramiyeyi kazanması için dua ettiler. Bu köşenin okurları, Ömer Boran'ı iyi tanıyorlar. 42 yaşındaki Trabzonlu yarışmacı Boran, İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Hastane İlköğretim Okulu'nda lösemili çocuklara gönüllü öğretmenlik yapmaya başladıktan sonra oğlu Yağız da lösemi hastalığına yakalanmıştı. Boran, hastalığın nörolojik etkisiyle belden aşağısı tutmayan 11 yaşındaki Yağız'ı yurtdışında tedavi ettirebilmek için yarışmaya katılmıştı. Üstelik, hastanede ders verdiği lösemili çocuklar kendilerini daha rahat hissetsinler diye saçlarını kazıtmaktan da geri durmamıştı. O, iki ay içinde tüm lösemili çocukların "kahramanı" haline geldi. İşte o Ömer Boran salı akşamı Acun Ilıcalı'nın karşısındaydı. Programda son derece duygusal sahneler yaşandı. Hastanede Ömer Öğretmen'in talebeleriyle yapılan söyleşiler ekrana gelirken, özellikle oğlu Yağız'la yapılan röportaj, televizyonları başındaki milyonları gözyaşına boğdu. Boran, hislerine güvendi ve 39 bin YTL'lik teklifi geri çevirerek, kendi kutusunu açtırdı. Yanılmamıştı. Kutudan 125 bin YTL çıktı. Stüdyo bir anda karnaval yerine dönerken, yarışma da bugüne kadar en yüksek reytingine ulaştı. Program, çok önemli bir ülke gerçeğinin de altını çizdi. Meğer lösemi hastalarının umut bağladığı kemik iliği bankalarının "kasası" boşmuş. Yani bağış yapan olmadığı için depolarda ilik örneği pek azmış. 70 milyonluk Türkiye'de sadece 35 bin ilik örneği varmış. Oysa beğenmediğimiz 700 bin nüfuslu Kıbrıs Rum Kesimi'nde 350 bin kayıtlı donör (verici) bulunuyormuş. Ne dersiniz? Bu ayıp hepimize yetmez mi?
NOT: Kemik iliği donörü olabilmek için İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvurmak yeterli oluyor. Ben ilk fırsatta orada olacağım. Beklerim.
Bugünkü Tüm Yazıları
Meğer hepimizin iliği kurumuş!
Yayın tarihi: 31 Ocak 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/31/gny/aytug.html
Tüm hakları saklıdır.