Gazeteciliğe başladığımdan beri tanık olduğum ilk küresel kriz
Kara Pazartesi diye tanımlanan 1987'deki borsa çöküşüydü. Bir günde yüzde 22.6'lık borsa kaybı herkesi şok etmişti. Hisse senedi fiyatları belli düzeylere indiğinde bilgisayarla otomatik sat talimatlarının devreye girdiğine ilk kez şahit olduk. Çöküş ilk gün oldu ama artçıları günlerce hatta aylarca devam etti.
ABD piyasalarının tansiyonu yaklaşık bir yıl süreyle yüksek kaldı. Bu tansiyonun en iyi ölçücüsü olan VIX Endeksi. 1015 arasında seyri ideal kabul edilen
Volatilite Endeksi 19 Ekim'de 152, 20 Ekim'de 173 ile tarihinin en yüksek düzeyine çıktı. Ekim sonundan itibaren 100 değerinin altına indi ama normal değerlere gelmesi bir yılı aldı. Asıl olanlar ABD'deydi. Dünyanın gerisine yansıması sınırlıydı. Çünkü finansal serbestlik de, küreselleşme de, bilgisayarlaşma da sınırlı düzeydeydi. Türkiye'de ise sermaye hareketleri serbest değildi.
* İkinci endişe dönemi 1990-1991 yıllarında Körfez'de Kuveyt'in işgali ve ardından Irak'ın ABD tarafından işgaline dayanıyor. Bu işgalin seyrine paralel olarak piyasaların tansiyonu Mart 1991'de normale dönmeye başlıyor. Bu tarihte dünya finansal piyasalarında elektronik işlemler biraz daha yaygın, sermaye hareketlerini serbestleştire n ülke sayısı biraz daha fazla.
* 1997-98'deki Asya ve Rusya krizleri ABD'ye pek ulaşmadı. Daha çok dünyanın doğusuyla sınırlı kaldı. Avrupa kısmen etkilendi. ABD'de ilk büyük fon batışı ile kendini hissettirdi. Bu nedenle de belli bir süre tansiyon yüksek kaldı.
* 2000-2002 arasında en yaygın küresel piyasa dalgalanması yaşandı. Yaygın olmakla birlikte çok keskin ve derin bir kötüleşme olmadı. 11 Eylül terör saldırısı ile ABD'de resesyon korkuları başlayınca faiz düşüşü ve merkez bankalarının likidite artışı ile ekonomiyi canlandırma yoluna gittiler. O zaman ekonomik durgunluktan kurtuldu ama bugünkü dalgalanmanın fitilini ateşleyen emlak balonu şişirilmeye başladı.
* 2007'de başlayıp halen derinleşerek devam eden dalgalanmada ise VIX Endeksi en yüksek düzeyini 22 Ocak'ta 37.57 ile gördü. İlginçtir 16 Ağustos'ta da 37.50 seviyesinden dönmüştü. Yine aynı günlerde Fed faiz indirimine gitti.
Endişe Endeksi 2007-2008 dalgalanmasının henüz diğerlerinin gölgesinde kaldığını söylüyor.
En büyük kriz mi?
Ancak bu gösterge ABD piyasalarının nabzını veriyor. Son dalgalanmanın özelliği ise küreselleşmenin bu kadar arttığı, sermaye hareketlerinin en serbest olduğu, finansal piyasaların çok derinleştiği, büyüdüğü ve sofistike hale geldiği, bilgisayarlar ve haberleşme teknolojisi ile paranın dolaşım hızının en yüksek düzeyine çıktığı bir ortamda gerçeklesi. Dünyanın en güçlü ülkesinden ve en güçlü piyasalarından çıkıyor. Dünyanın her tarafına da yansıyor.
Soros bu dalgalanmayı
"60 yılın en kötü piyasa krizi" diye tanımlıyor. En büyük olup olmayacağı bir yana bulaşıcılık, yaygınlık ve sistemin hit yemesinden dolayı
küresel piyasaların 11 Eylül'ü diye tanımlamak mümkün.
Sonuç
"Bugün dünlerin toplamıdır. Dünkü sebep neyse bugünkü sonuç aynıdır." Henri Bergson
Yayın tarihi: 24 Ocak 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/24//yildirim.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.