Küresel dalgalanmanın en kritik aşamasını pek iyi geçiremiyoruz. Hem ekonomik veriler ve asıl da ABD'deki şirket bilançoları beklenenin ötesinde zararlı açıklanıyor. Her büyük banka bilançosu da, ABD'den başlayarak piyasalara yeni bir darbe vuruyor. Nasıl ki geçen temmuz ve ağustos ayında her fon batışı piyasaları sarsıyordu, hatta
"Finansal kriz bir fon batışı kadar yakın" değerlendirmesine yol açıyordu; şimdi de
piyasaların ipi bilançoların elinde. Çünkü bu bilançolar yaşanmakta olan mortgage ve oradan finansal piyasaya sıçrayan krizin derinliği ve boyutunu ortaya koyuyor. Bilançolar ve ekonomik verilerle birlikte ABD'de resesyon ihtimali bir hayli güçlendi. Petrol ve emtia fiyatlarında son günlerde meydana gelen gerilemeleri de büyük ölçüde bu faktöre bağlamak mümkün.
-
Ayrışma vardı- ABD'de meydana gelebilecek bir resesyonun dünya ekonomisini geçmişteki krizlerdeki gibi olumsuz etkilemeyeceği, özellikle Asya ve gelişmekte olan ekonomilerdeki canlılığın etkisiyle bir ayrışma olacağı tartışılıyor ve umuluyordu. Son zamanlara kadar gelişmekte olan piyasaların ve Asya piyasalalarının performansının daha iyi olması da bu teze destek veriyordu. Nitekim Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan da 11 Ocak'ta Bursa'daki konuşmasında şöyle dedi:
"Geçmişte dünya piyasalarında bir kıpırtı olsa Türkiye sarsılırdı. Şimdi dünya sarsılıyor, Türkiye'de sadece kıpırtı oluyor." Başbakan'ın bu değerlendirmesinde bir yanlışlık yok. Değerlendirme, yapıldığı tarih itibarıyla doğru kabul edilebilir. Bir kere dışarıdaki gelişmeler önemsenmiyor değil,
"sarsıcı" bulunuyor. İyimserlik ise dalgalanmanın Türkiye'ye etkisinde.
-
Durum değişiyor- Ancak durum değişiyor. Asya piyasaları, diğer gelişmekte olan piyasalar ve Türkiye piyasaları da ABD'nin aynısı gibi. Türkiye'de henüz mortgage kredilerinin yaygınlaşmaması, türev piyasaların gelişmemesi, bankaların türev ürünlere yatırımlarının bulunmaması gibi nedenler kurtarıcı oldu. Ama
piyasalar kanalıyla görülen bulaşma etkisi yanında dünyada kredi maliyetlerinde artış ve miktarında azalma, risk alma iştahına düşme de eklenirse, belli bir zaman sonra bizim de etkilenmemiz söz konusu olacak. Belki krizin merkez üssü kadar etkilenmeyeceğiz, ama dünyanın genel atmosferinin dışında kalmamız da mümkün olamayacak.
Bulaşma sadece finansal piyasalarda oluyor ve reel ekonomiye gelince durmuyor. Olsa olsa finansal piyasalar gelişmeleri önceden satıyor veya satın alıyor.
-
Piyasaların söylediği- Üstelik Türkiye cari açığından dolayı dışarıdan gelecek fonlara da çok bağımlı. Nitekim yeni oluşturulan
Küresel Kredi Darlığı Endeksi, Türkiye, Macaristan ve Romanya'yı devam etmekte olan uluslararası finans sarsıntısından etkilenmeye en açık gelişmekte olan ekonomiler olarak sıraladı.
Finansal piyasalar ABD piyasalarından etkileniyorsa, Amerikan ekonomisi eğer bir resesyona girerse, geçmişteki kadar ağırlığı olmasa bile, bundan diğer ekonomilerin ayrışması çok zor. En azından piyasaların söylediği bu. Amerika'yı izlemeye devam.
- Sonuç- "Bozuk yumurta bütün yemeği bozar." Alman Atasözü
Yayın tarihi: 18 Ocak 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/18//haber,242A5D96ACF34C02BF553E70D8710750.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.