Şu Yılmaz Erdoğan'ın bir kafe dolusu insana yaptığına bakın... Biz böyle değildik, sonradan olduk! Keder sardı, geçmiş geldi sokuldu, hüzünden canımıza okundu. Dediler; "BKM Mutfak'ta şiir gecesi var!" Dediler; "Yılmaz okuyacak kendi yazdığı şiirleri, hadi gel." Malum, kendisi bir ay Los Angeles'a gitmişti. Bu arada hemen ek bilgi verelim; ellere, Hollywood'lara yerleşeceği haberi de yalanmış! "Sadece bir ay gittim, dinlendim, yeni filmimin senaryosunu bitirdim" dedi Yılmaz.
YAVUZ BİNGÖL'E ŞİİR...
Biraz geç kalıyorum geceye. Zaten bu ara her şeye, her yere geç kalıyorum. İnsanın huyu değişir mi, değişir valla. Beşiktaş Çarşı'daki Mutfak'tan içeri çekine çekine giriyorum. 'Ben Yandım' şiirini okuyor Yılmaz... Hemen haberi alıyorum; sahnenin solunda oturan Yavuz Bingöl için okuyormuş bu şiiri... Şimdi dedikodu gibi olmasın
(oldu mu yoksa!) ama pek dertli, pek kararmış, mutsuz görünüyordu Yavuz Bingöl. Hani ayrılık acısı yüzüne vurmuş gibi... Geçer Yavuz'cum geçer, geçmese de bu acıyı çekebilmek çok güzel. Vay be! Bu şiir gecesi beni pek içli yapmış canım. Peki, çok kıymetli okur! Acaba 'Canfeda' nedir? Yılmaz Erdoğan'ın son yazdığı iki şiirden biridir. Daha önce hiç okunmamış, yayınlanmamıştır. Buyrunuz efendim...
CANFEDABu nehrin kaynağı yalan
senin kendin diye bildiğin
hep başkasınca tasarlanan.
Onarsın diye değil inat
bilirim
sağaltmaz
incitir edebiyat.
Aşkına şiir süsü ellerim
ibadetine güvendiğim,
benim ben diye bildiğim
bu ben Mazhar Ağbi bu kendim...
Yola çıkasım var Canfeda
kendimden gidesim var.
Çok adam gördüm
kendisi zannettiğinden az.
bakıyorum beni yansıtan her şeye,
zannettiğim gibi değil Canfeda,
zannettiğim gibi değil
kendim bile.
Arsız bir çoğalma isteğini hafif meşrep
gündüz gözü yaşamasından,
sureti çok daha göbekli aslından.
Yola çıkasım var Canfeda
kendimden gidesim var...
Ama toparlanmalı önce...
eşya dediğin ne,
bu şiir, biraz yağmur...
Müjdeci gülüşüne kıstırdığım pis,
budaklı hatıra için,
hangi sözü bulsam incitici
saplıyorum dilime,
akrebim bilirsin
hep zehir saklıyorum yüzüğümde.
Bir çiçeğin içine çoğaldım
sonra döktüm yapraklarını.
Düştüm düşmüşüm,
acısını çekmeye üşenmişim üstelik.
İnan Canfeda,
her sözüm yalansa bu değil,
yemin tillah Canfeda,
nasıl oldu anlamadım...
nasıl ettim, nasıl dedim bilmiyorum
ben de kendimden bunu beklemezdim.
Yola çıkasım var Canfeda
kendimden gidesim var.
Yayın tarihi: 18 Ocak 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/18/gny/haber,E97D0FA6CCC344AC8A0073B3C5046F5B.html
Tüm hakları saklıdır.