Ekonomideki risk algılamasını artıran 'cari açık' sorununa nihayet neşter vuruluyor. Başbakan Yardımcısı
Nazım Ekren'in, geçtiğimiz hafta özel gündem maddesi haline getirdiği ödemeler dengesi konusu tüm yönleriyle masaya yatırıldı. Kurmay kadronun, "Finanse edilebilir cari açıktan korkmamak lazım" söylemini kamuoyuna moral vermek için kullandığı ancak perde gerisinde ciddi önlemler geliştirdiği anlaşılıyor. Cari açığı tetikleyen temel faktör, "küresel enerji fiyatları. 35 milyar dolar sınırını zorlayan cari açık faturasının 15 milyar doları hampetrol ve doğalgaz fiyatlarındaki şok artıştan kaynaklanıyor. Ancak eskisinden farklı olarak bu gerekçenin arkasına sığınmaktan vazgeçiliyor. Enerji dışındaki ithalat kalemlerinin içeriği ile imalat sanayisinin yapısal çıkmazları da denklemin içine katılıyor. Nitekim Devlet Bakanı
Mehmet Şimşek, "Cari işlemler açığına kalıcı çözümler getirecek yeni düzenlemeler yapacağız. Bunun kolay bir çözümü yok. Yıllarca fiziki altyapı, eğitim ve Ar-Ge ihmal edilmiş" derken önemli ipuçları veriyor.
Öncelikle Başbakan Yardımcısı Ekren düzeyinde "Cari Açığı İzleme ve Önleme" başlıklı, sürekli çalışacak bir komite kurulduğunu söyleyebiliriz. Reçetenin ayrıntılarına bakacak olursak...
İlk aşamada, güçlü mali disiplin ve yapısal reformlara odaklı programın sürdürüldüğü mesajı verilecek.
İkinci aşamada, "Yerli üretimin desteklenmesi" söz konusu. Bu madde, ArGe teşviği ve istihdam paketi ile ilintili. Kısa sürede TBMM'de görüşülecek yasa tasarısı ile araştırma geliştirme yatırımları, bu amaçla personel alınması özendirilecek ve vergi teşviki sağlanacak. Aynı anda istihdam üzerindeki yükleri azaltan, genç istihdamını teşvik eden, idari zorunlulukları ayıklayan bir paket devreye girecek.
Üçüncü aşamada, ithalatın bileşimi ve gümrüklerin performansı ile ürün standartları ele alınacak. Örneğin, ilaç alımları, hastanelere tıbbi malzeme ve donanım temini de bu kapsamda değerlendirilecek. Yerli üreticilerden tedarik özendirilecek. Bütün bu önlemler düzenli aralıklarla izlenecek. Bu arada Merkez Bankası'nın faiz indirimlerindeki ihtiyatlı tutumu ekonomi bürokrasisinde daha fazla taraftar bulacak. Faiz indirimlerinin, tüketici ihtiyaç kredileri kanalıyla talebi ve ithalatı körüklememesi gözetilecek. Gerekirse, kredi maliyetlerini ağırlaştıran mikro müdahaleler yapılacak.
Bugünkü Tüm Yazıları
Cari açık tedavi programı
Yayın tarihi: 10 Aralık 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/12/10//haber,72CDE1C491214F26B71CFDC881DC6C6F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.