Polis artık daha yetkili korkmalı mıyız?

Son altı aydır gazete sayfalarına sık sık, polis kaynaklı şiddet haberleri yansımaya başladı. Polisler artık daha rahat dövüyor, tartaklıyor, gözaltına alıyor, yaralıyor, hatta öldürüyor. Polis teşkilatı bu özlemini Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan aracılığıyla, "Polisten korkan kalmadı," diye dillendiriyordu. Derken istedikleri oldu: Artık polis tarafından daha kolay durduruluyoruz, kolayca kimlik yoklamasına tabi tutuluyoruz, herhangi bir suç işlemeden evimizde, işyerimizde, okulumuzda rahatlıkla 'önlem' adı altında arama yapılabiliyor. İstediği kişiye cop ve silah kullanma konusunda takdir hakkına da sahip. Yani polis bizi kötüden korumak için var, ama bizi polisten kim koruyacak, orası muamma. Anayasa'nın 19., 20. 13., 34. maddelerinde belirtilen kişisel hakları ve toplu özgürlükleri engelleyen içeriğine rağmen, düzenlemeler cumhurbaşkanı onayından kolayca geçip hayatımıza dahil oldu. Böylece polis kitaba uymadığı için, kitap polise uyduruldu. Ve kitabın sayfaları arasına, belki de bu yasa çıkmasaydı, hayatımız boyunca hiç bilmeyeceğimiz isimler girmeye başladı.