DEMOKRAT Parti'nin Olağanüstü Kongresi'nin iptâl edilmesi, Mehmet Ağar'ın
"gözünün arkada" kaldığını gösteriyor. Oysa, Türk siyaseti bu hale, bedel ödenmeye ödenmeye düştü. Ağar, Tansu Çiller'den sonra, güzel bir örnek oluşturacaktı. Zaten, bir gittiniz mi, geri dönüş de daha kolay kabul edilebiliyor. Meselâ, duyduğumuza göre, şu anda DP tabanında kuvvetli bir Çiller rüzgârı esiyor. Çiller, baskılara boyun eğmemek için Kuşadası'na gitti. Bu direncinin temelinde, genel başkan olduğu takdirde, eski defterlerin karıştırılacağı, rencide edici polemiklerin başlatılacağı ve pozitif enerjinin boşa harcanacağı endişesi yatıyor. Çiller'in veliahdının, eski İstanbul İl Başkanı Süleyman Soylu olduğu belirtiliyor.
Süleyman Soylu'yla konuştum.
"Kimseyi 'öteki'
görmeyen bir anlayış ve 'mevcuttan daha iyi yapabilirim'
yarışı, bize rehberlik edecektir" dedi. Mehmet Ağar'ın yürüttüğü siyaset de bu çizgideydi. Ne olduysa, son bir ayda oldu ve parti tepe taklak gitti.
2008'deki Olağan Kongre'ye kadar köprülerin altından hangi sular akar bilinmez ama, bugünkü izlenimimize göre, parti tabanı,
kendisini yeniden var edecek güçlü bir isim arıyor. Şu anda teveccüh Tansu Çiller'e. Bir bakarsınız Çiller, örgütten gelen dalgayı karşılıksız bırakmaz,
beyaz sayfa açarak tekrar siyasete döner. Sadece bir dönem başta kalacağını, sonra yerini gençlere terk edeceğini açıklarsa, büyük yıpratma kampanyalarıyla karşılaşacağını pek sanmıyorum. Halk ile Çiller arasında güven problemi doğmuştu ama, niyet iyi olursa, taze bir başlangıca yeşil ışık yakacak çok sayıda insan bulunabilir.
Yayın tarihi: 17 Kasım 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/17//haber,55FD9FF2530D43DBB8EAB8E273B34ABA.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.