kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 4 Kasım 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Hale Hanım kardeşinin mirasını yiyor

Fahri Aral (Eski danışman):
"25. bölümünden başlayarak, yedi bölüm boyunca dizinin senaryo danışmanları arasındaydım. Daha önce de söylediğim gibi, 32. bölümde Deniz Gezmiş'in Kanlı Pazar'a ilişkin diyaloglarının canlandırıldığı sahne, benim yaşadığım, kişisel arşivimden derlediklerimin ürünüdür. Bunlar sansüre uğradı. Şubat 1969'daki olayların ertesinde dönemin İstanbul Valisi Vefa Poyraz'ın basın toplantısına tepki duyan Deniz Gezmiş'in 'Olayları yaratan İlim Yayma Cemiyeti Üyeleri değil mi? Zaten bu adam da bu cemiyetin şeref üyesi değil mi?' sözlerinin dizide geçmesini ben önerdim. Deniz'i yakından tanırdım, olaylara tepkisini öyle koyardı. Şimdi Taylan Özgür'ün ablası Hale Hanım'ın tepkilerine anlam vermem mümkün değil, hakkında konuşmak istemem ama o kardeşinin mirasıyla yaşamaya devam ediyor. Ben o gün Marmara Sineması'nın balkonundaydım, yanımda Necmi Demir de vardı. Taylan'a ateş edeni uzaktan gördük, bir polis cipine atlayıp uzaklaştı. Ertesi gün Hürriyet gazetesinde Taylan'ı öldüren adamın fotoğrafı çıkınca o doğrultuda ifade verdik. İfadelerimi 12 Mart'ta da tekrarladım: 'Siz mahkemeden gönderilen bir belgeden bahsediyorsunuz ama 12 Eylül'den sonra yine aynı soruyla karşılaştım önceki ifadem doğrudur ama şimdi görsem tanımam,' dedim. Hafıza diye bir şey var, benim kim olduğumu, neyin mücadelesini verdiğimi herkes biliyor. Ben 12 Eylül'de cezaevinden çıktıktan sonra Hale'yle yemekte karşılaştık, hatta kocası Mustafa Yusuf Kıyıcı da oradaydı. Yani cezaevinden çıktıktan sonra Hale Hanım'la arkadaşlık ettik, iddia ettiği gibi ben Taylan'ın katillerin yargılanmasını engellemişsem, neden benimle görüşüyordu ki? Hale Hanım sürekli birileri hakkında iddialarda bulunuyor."
Haberin fotoğrafları