Erdal İnönü, siyaseti,
gözü arkada kalmadan terk eden nadir politikacılarımızdandı. Aslında ona, politikacı demek de doğru değil. O, bir bilim adamıydı ve yoğun ısrar üzerine, 12 Eylül sonrası, SODEP'in Genel Başkanı olmuştu. SODEP, Halkçı Parti ile birleşince, SHP'nin başına geçti. Sonra da politik hayata veda etti.
"E.T." dediler, "
Pembe Panter"e benzettiler, bazen çok daha ağır bir dille eleştirdiler. Hep güldü geçti.
Bize, kendisini gülümseyerek hatırlayabilmemiz için bir dizi ince espri bıraktı:
* SHP'liler bir lokantaya giderler. Garson ne yemek istediklerini sorar. İnaönü, "
Teşekkür ederim, biz birbirimizi yiyeceğiz" cevabını verir
* Bir seçim gezisinde, yanına İsmet Paşa'nın fotoğrafı ile yaklaşan ve kucakta oturan çocuğun kendisi olduğunu söyleyen bir vatandaşa takılır: "
Benimle de fotoğraf çektirmek istiyorsun ama seni maalesef kucağıma oturtamayacağım.. Çok büyümüşsün." * Ve fıkra gibi bir başka olay: Eşi Sevinç İnönü "
Yetiş fare var" diye seslenince, istifini bozmadan karşılık verir:
"Bana ne Sevinç, ben kedi miyim?"
Bugünkü Tüm Yazıları
Bugün, güldürmedi... ağlattı
Yayın tarihi: 1 Kasım 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/01//haber,8FC53E22A5984D838F1BA9F7D234136C.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.