Abdullah Gül neşeli, Tayyip Erdoğan düşünceliydi. Fehmi Koru ile başbakanın yanına yaklaştık, gelişen olaylar hakkında tavrını öğrenmek istedik.
- Bush'u dinlemeye mi gideceksiniz? - Tam da dinleyecek adamı buldunuz. Ben taleplerimizi sıralayacağım.
- Olumlu bir beklenti var mı? - Sürprizlere açık bir durumdayız.
Başbakanın, özellikle PKK'nın elindeki 8 askeri kastettiği anlaşılıyordu.
- İyi ki itidal sahibi bir başbakana sahibiz. - Bize itidal tavsiye edenlere neyi kastettiklerini soruyorum. İtidal, "
yerinde otur, ses çıkarma" anlamındaysa kabul etmeyiz. Bin düşüneceğiz, bir yapacağız ama pir yapacağız.
- Ayşe tatile çıkacak mı? - Ayşe'ye kilitlendiniz. O, 1974'teydi. Ayşe olmaz Fatma olur.
- Deniz Baykal '72 saat mühlet istediler, kaç 72 saat geçti, siz hesap edin' diyor.
- 72 saat diye bir şey yok. "Few days" (birkaç gün) denildi.
- Birkaç gün geçmedi mi? - Days... sonunda
"s" var geçmez.
Böylece başbakanımızın İngilizce'yi, üzerinde espri yapacak kadar ilerlettiğini de görmüş olduk.
Yayın tarihi: 1 Kasım 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/01//haber,4A0853A08BDA488A820079458214A745.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.