Başbakan
Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta resmi bir ziyaret için Romanya'da idi. 4 yıl gibi kısa bir sürede katılım müzakerelerini tamamlayan Romanya, 1 Ocak 2007'den beri AB üyesi. Lakin, Romanya, sanki öğretmenin özel ilgi ve desteği ile sınıfı geçen bir öğrenci görünümünde. Adeta görünmez bir el AB'ye taşımış gibi. Oysa görünen gerçekler AB yolunda çok fazla mesafe alınması ihtiyacını hissettiriyor. Nitekim AB fonları bu ülkenin çehresini geç de olsa değiştiriyor. Gayrimenkul iyi prim yapıyor. Yunan bankaları her köşe başını tutuyor. Başbakan'ın temaslarına gelinceBedeni Bükreş'te, aklı Ankara'da idi. Irak heyetiyle müzakerelerden sürekli haberdardı. Sıkıntısını dışa yansıtmamaya çalıştı. Basınla buluşmayı istemez hali vardı. Programı, medya izlemesine uygun değildi, organizasyon eksikti. Bükreş'teki Atatürk büstünün açılışına bile yetişmek mümkün olmadı. Bükreş'ten 4 saat uzaklıktaki, soydaşların yaşadığı Babadağ'a kadar giden Başbakan'ın varlığından pek çok kişi haberdar edilmemişti. İş Konseyi Toplantısı ise formaliteden öte anlam kazanmadı.
Doğrusu, Türk siyasetinin önemli bir varlığı olarak Başbakan'ın gündemi, böylesi sıkıntılı günlerde süratle sadeleştirilmeli. Çünkü bu aşamada Başbakan'ın oyundan düşmesine taraflı tarafsız kimsenin tahammülü yok.
Yayın tarihi: 29 Ekim 2007, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/29//haber,CF5F642D562E43DDB9355E4812F2B93F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.