İnsanlar ya da kurumlar, bazen söylemek istediklerini direkt söylemezler. Peki ne yaparlar? Ya birilerine dolaylı söyletirler, ya ima yoluyla işaret ederler, ya da kibar eylemlerle hissettirirler. Hele ki bu toplumsal bir konu ise... İnsanlar, her kişiye ve kuruma ihtiyacın bulunduğu ülke menfaatini direkt ilgilendiren konularda bunu beklemeksizin yaparlar.
Sportif olaylarda da mı? Tabii ki... Ne sandınız? Dikkat çekmek için ya da daha fazla ses getirmesi için
'sportif organizasyonlarda' da aynı uygulamalara gidilir. Büyük devletlerin birlik ve dirlikleri için her enstrümanı kullanmaları gibi.
Tahmin edersiniz ki,
şu an itibariyle ülkemizdeki tüm dengeleri bozan en önemli musibet 'terör'dür. İster sporda terör ve şiddet, ister doğuda terör ve şiddet... Hiç farketmez. Ocakları batırdıktan, huzuru bozduktan, anaları ağlattıktan sonra o da aynı diğeri de!
Peki bunların karşılığında tavrımız ne? Koskocaman bir hiç! MUHATAPLAR OLMALI Seyircisiz oynanması gereken Galatasaray-Beşiktaş derbisini 800-900 kişi izlemiş. Skandal mı demek lazım, komik diye gülüp geçmek mi karar veremedim. Kabahat kimin, sorumlu kim? Artık bu da mühim değil. Çünkü bu ufak ayrıntı ile uğraşırken ana unsuru kaçırıyoruz.
Arşivleri araştırın. Daha önce örneklerine rastlayamayacağımız bu olayın şu an ispatladığı başka bir gerçek var. Asıl mühim olan o! Sporda şiddet yasasına rağmen
'şiddetin önlenemeyişi' de ona bağlı. İşte bu husus Türkiye'de bunun için çözülmez.
Nedir o?
'Sorumlunun bulunamayışı!' Evet, derbideki 900 kişi bu hadisenin ispatıdır. Niçin? Çünkü muhatap yok. Muhatap olsa bu maçı bu kadar kişi izleyemezdi.
TOPLU TAVIR ŞART Ya şimdi doğuda toprağa düşen 15 fidanın muhatabı kim? Sadece Türk Silahlı Kuvvetleri mi? At topu üstüne, kurtul. Yok öyle şey. Çözüm mü?
'Toplu tavır, adı konmuş muhattap.' UEFA ve FIFA'nın ırkçılıkla mücadelede koyduğu tavır gibi.
Öyleyse,
doğudaki bölücü teröre ve stattaki linç girişimlerine karşı bizde de toplu tavır şart. Bu, vicdani ve milli bir görev olmalı. Doğudaki şehitlerimiz için Türk Milli Takımı da bu maçta
'kara formaları' giymeli. Ya da tüm futbolcular formalarının arkasına
'Mehmet' ismini yazdırmalı.
Yayın tarihi: 11 Ekim 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/11//haber,92DF9A64493040349A3160E472980603.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.