Bakire kız yok, Torsedor var

Ali Kemal Türk, puronun anavatanı sayılan Küba'da, tütünün bakire kızların bacaklarında sarıldığı hikâyesinin bir şehir efsanesi olduğunu belirtiyor. Kendisini de hayal kırıklığına uğratan hikâyenin, aslında bir gazeteci fantezisi olduğunu şöyle anlatıyor: "1800'lü yılların sonunda Küba'ya giden İngiliz gazeteci içtiği purodan çok etkileniyor. Ülkesine döndüğünde anılarını yazarken, kadınların da üretimine katıldığı puroyla ilgili fantastik bir öykü yazıyor ve yazısında Küba'da puronun, bakire kızların bacağında sarıldığını anlatıyor. Aslında Küba'da en iyi puroyu 'Torsedor' adı verilen 40 yaşını açmış kadınlar sarar." Türk ayrıca puro ve kadınlarla ilgili konuşurken; "Puroyu ritüeliyle içen erkek, ağzında puro olmasa da kadınların ilgisini çeker," diyor ve ekliyor: "Puroyu tutkuyla içen erkekler, kültürlü, akıllı, ağzının tadını bilen ve zengin erkeklerdir. Puro bu klasın ifadesidir. Lezzetin ne olduğunu bilen erkeğin hayatında, kadının özel bir yeri vardır. Kadınlar da böyle erkeklerin kendilerini özel hissettireceğini bilirler."