Hacı Bedir Ağa'nın torunu

Dengir Mir Fırat, AK Parti'nin önde gelen isimlerinden biri. Hem Tayyip Erdoğan'ın yakını, hem de partisindeki Kürt kökenli milletvekillerinin ağabeyi . Bu durumu yüzünden, zaman zaman hedef tahtası olabiliyor.
Onu karalamak isteyenler, soyadı benzerliğinden dolayı Şeyh Sait'in akrabası olduğunu bile ileri sürdüler. Hasan Celal Güzel'in, Timaş Yayınları'ndan çıkan "Kuzey Irak" kitabında, Dengir Mir Fırat'ın dedesi Hacı Bedir Ağa ile ilgili bir anekdot anlatılıyor.
"Atatürk, Hacı Bedir Ağa'nın evinde misafir kalmış; kahvesini içmiş. O bir kahvenin hatırını unutmayan Hacı Bedir Ağa, Şeyh Sait isyanına katılmayı reddetmiş. 'Kemal Paşa geldi, benim ekmeğimi yedi, kahvemi içti' demiş."
"Kahtanet" isimli internet sitesinde Hacı Bedir Ağa ile ilgili başka bilgiler de veriliyor. Damat Ferit Paşa hükümetinin adamları, Sivas Kongresi (1919) öncesinde, Mustafa Kemal'i tutuklayabilmek için Hacı Bedir Ağa'dan yardım isterler ve ona bir torba altın vaat ederler. Hacı Bey, bölgenin en büyük aşiret ordusuna sahip olmasına rağmen teklifi geri çevirir. Bu hizmeti karşılığında, okuma yazma bilmemesine rağmen, Mustafa Kemal onu Malatya milletvekili yapar. Hatta, okuma yazma bilmeyenin milletvekili olamayacağına dair yasaya, sırf Hacı Bedir Ağa'yı istisna tutmak amacıyla, "El gayrı Hacı Bedir Ağa" ibaresi eklenir. Aynı zamanda Antep savunmasına katıldığı için İstiklal Madalyası'yla da ödüllendirilen Hacı Bedir Ağa'nın ailesi, Şeyh Sait ayaklanmasından sonra, havanın değişmesi neticesinde Mersin'e sürgüne gönderilir. Çünkü, devlet, artık şeyh ve ağaları tehlikeli görmeye başlamıştır.
Fırat ailesi, çok partili siyasi hayata geçince Demokrat Parti'yi destekledi. Hüseyin Fırat, DP'den milletvekili oldu. Şeyh Sait'in torunu Melik Fırat da o tarihte DP'de yerini aldı. Dengir Fırat ile Şeyh Sait'in hiçbir akrabalık bağı bulunmuyor.
Yeni anayasa hazırlanırken, Dengir Fırat'ın koordinatör görevi üstlenmesi, özgürlükler açısından önemli bir teminat. Atatürk'e sadakati dededen tescilli; aynı zamanda çile çekmiş bir aileden gelmesi onu daha duyarlı yapıyor.

Fırat'ın parmağındaki elmas yüzüğün esrarını çözememiştim. Benim çevremde erkekler pek yüzük takmaz. Bu yüzden ilk gördüğümde şaşırmıştım da. SABAH'tan Aslı Aydıntaşbaş'a verdiği röportajda, yüzüğün dedesi Hacı Bedir Ağa'ya ait olduğunu ve gece bile parmağından çıkarmadığını söylemiş.