kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Eylül 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
EMRE AKÖZ

Şerif Mardin?

Taşı kuyuya sadece deliler atacak değil ya! Bazen bir akıllı taşı kuyuya atar, kırk akıllı çıkaramaz.
Prof. Şerif Mardin'in son zamanlarda söyledikleri tam da böyle bir durum yarattı.
Olayın başlangıcı mayıs ayına uzanıyor. Gazeteci Ruşen Çakır, Şerif Hoca'ya şu soruyu yöneltti:
"İslamcılığın demokrasiyle bağdaşıp bağdaşmadığı konusunda dünyada çok az örnek var, biri de AKP... Dört buçuk yılda AKP size şahıs olarak güven verebildi mi?"
Mardin : Bana onlar güven veriyor ama kalan şüphelerimi anlatmak için sorduğun soruyla ilgisi olmayan bir yerden başlayacağım. Türkiye'de " mahalle baskısı " diye bir şey var. Jön Türklerin en çok korktuğu şeylerden biri de oydu. "Mahalle baskısı" bilinmeyen ve sosyal bilimce ifade edilmesi çok zor olan bir havadır. Bu havanın AKP'den bağımsız olarak Türkiye'de yaşadığına inanıyorum. Dolayısıyla AKP değil de, bu havanın gelişmesine müsait şartlar oluşursa o zaman AKP de bu havaya boyun eğmek zorunda kalacaktır. ( Vatan, 15 Mayıs )
Bazıları hemen 'mahalle baskısı' tabirinin üstüne atladı. O yazdı, bu yazdı derken, 'mahalle baskısı' AKP'ye yapıştırıldı .

Hani araştırma?
Halbuki:
1) Şerif Mardin parti yönetimi ve teşkilatı ile İslamcışeriatçı vatandaşlar arasına özenle bir çizgi çekiyordu.
2) Mahalle baskısının parti politikalarını etkilemesini özel şartlara bağlıyordu. (Bu şartların ne olduğunu ise söylemiyordu.)
3) 'Mahalle baskısı' tabiri bundan 100 yıl öncesini, yani Osmanlı reformcusu Jön Türklerin karşılaştığı muhafazakâr direnci anlatmak üzere kullanılmıştı.
4) Mardin, 'mahalle baskısı' dediği şeyin 'hâlâ' varlığını sürdürdüğüne ' inanıyordu' ama bu konuda 'günümüze ilişkin' bir araştırmasına referans vermiyordu.

Uydurdular!
Daha sonra Ruşen Çakır, Prof. Mardin ile bir röportaj daha yaptı ve çok ses getiren 'mahalle baskısı' lafını bir kez daha sordu.
Mardin buna şu cevabı verdi:
"Ailemde, özellikle de Ebulala Mardin Bey'den ' ham sofu' diye geniş kullanımı olan bir tabir işitiyordum. Yaptığım işte bunu değiştirerek kullanmaktan ibaret. 'Mahalle baskısı' diyerek önemli bir sosyal olguyu anlamada ilk adımı atmış oluyorum. Sosyal bilimciler bu kavramın neleri kapsadığını, ne kadar yaygın olduğunu ve nerelere kadar gittiğini araştırırsa çok isabetli olur." ( Vatan, 10 Haziran )
Gördüğünüz gibi Prof. Mardin bu kavramın " günümüzde " neye-nasıl tekabül ettiğini ortaya koymuş değil.
Sosyal bilimcilerin bunu araştırmasını, geliştirmesini arzuluyor.
Yani... " Şerif Mardin'in de dediği gibi Türkiye'de mahalle baskısı var... Bu baskı, AKP'yi etkiliyor, onu İslamcı hale getiriyor " türü laflar tamamen uydurmadır .
Çünkü Şerif Mardin böyle bir şey demiyor!
Zaten Şerif Hoca'nın böyle bir "saptaması" olsaydı... Tayyip Erdoğan'ı ve AKP'yi tarihsel bir boyuta oturtmak üzere yazdığı makalede bunu ortaya koyardı.
2005 yılı başında Doğu-Batı dergisinde yayınlanan "Operasyonel Kodlarda Süreklilik, Kırılma ve Yeniden İnşa: Dün ve Bugün Türk İslami İstisnacılığı " adlı makalesini okursanız, böyle bir şeyden söz etmediğini görürsünüz.

Hoca da anlamadı!
Bir adım daha ileriye giderek şunu da söyleyeyim: Şerif Mardin, henüz AKP'yi anlayabilmiş değil!
Bakın geçen günkü söyleşisinde ne diyor:
"AKP belki de gerçekten gizli planları olan bir parti, onu zamanla anlayacağız (...) Henüz bilmiyoruz. Bazen kanıtlar üst üste gelir, ' Bu böyledir' dersin, bir karara varırsın ama burada durum böyle değil, olguları biriktirme, bekleme dönemindeyiz." ( Hürriyet, 16 Eylül )

Gizli plan vehmi
AKP beş yıldır iktidarda... Sürüyle uygulamaya imza atmış... Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne sokmak için uğraşmış... Seçim bildirgesinde türbanın kelimesi dahi geçmiyor... İslamcışeriatçı vatandaşların yüzde 10 civarında olduğu bir ülkede yüzde 46.6 oy alarak, yani geniş kitlelere açılarak yeniden iktidara gelmiş...
Ama siz bir din sosyologu olarak hâlâ bu partinin " gizli planları " olup olmadığını bilmiyorsunuz.
Hadi bilmemeniz bir yana...
Muğlak ifadelerle o partiyi töhmet altında bırakabiliyorsunuz.
Ne diyeyim!