Ayrılığı konuştuk. Aile boyu iletişim diyerek, önce eş, sonra anne baba olmayı tartıştık. Olmadığında erişkinleri konuştuk. Sıra geldi, "Evlilik yürümezse çocuklarla kim konuşacak?" sorusunun yanıtına... Her ne kadar huzursuz bir evde yaşamak çocuklar için travma olsa da boşanma, çocuklar için risk taşıyan olaylardan biridir
. Bu nedenle gerek kararın alınması, gerekse sonraki ilişkiler dönemi çocuğun ruh sağlığı açısından, çok önemlidir. Zaman zaman boşanma kararını onların yerine başkasının almasını isteyen çiftler olduğu gibi, kararı çocuğa anlatmayı da bir uzmanın yapmasını isteyen aileler var. Oysa çocukla konuşması gereken anne ve babadır. Anne, baba ayrılık kararı alıp, bu kararı kesinleştirene kadar çocukla konuşmamalıdır. Sık sık ayrılacaklarını söyleyip, tekrar barışma, kısa süre sonra yeniden ayrılık hali çocuk için zararlı olur. Karar verildikten sonra ebeveynden biri evden ayrılmadan çocuğa mutlaka bu durum açıklanmalıdır. Ayrılık kararı anne ve baba tarafından birlikte çocuğa söylemelidir. Bu açıklama, suçlamalar içermemelidir
. Çocuğa anne ve babaların birlikte oturduklarında bazen birbirlerini mutsuz edebildikleri, anlaşamadıkları, artık ayrı evlerde yaşayacakları, ama bunun onunla bir ilgisi olmadığı açıklanmalı. Bununla birlikte hâlâ onun anne ve babası olduklarını ve onu çok sevdiklerini belirtmeleri gerekir. Çocuk hangi ebeveynle kalacaksa, onun evinin orası olduğu ve diğer eve uygun zamanlarda gidebileceği de söylenmelidir. Bu konuşmadan sonra düzeni ayarlamak da önemlidir. Çocuk boşanma nedeniyle bir ebeveynini kaybettiği duygusu yaşamamalıdır. Diğer ebeveynle görüşeceği zamanlar belli olmalıdır. Ayrılan anne-babalar birbirlerine ilişkin olumsuz duygularını çocuklara yansıtmamalıdır. Küçük çocuklar, ayrılığa neden olduklarını düşündükleri için suçluluk duyar. Bu sıkıntıyı engellemek için çocukların ayrılmada rolleri olmadığı onlara anlatılmalıdır. Anne ve babaların ilişki düzeylerini ayarlamaları çok çok önemlidir. Hiç görüşmemeleri ya da ayrılmamış gibi devamlı bir arada olmaları sorun yaratır. Yeniden beraber olabilecekleri beklentisiyle sürekli hayal kırıklığı yaşar. Özellikle ergenlik gibi yeni gelişim dönemlerine girişlerde, okula başlama gibi özel durumlarda çocuklarda yeni sorunlar çıkması, sık rastlanan durumlardandır. Eğer ayrılan eşler, doğru bir düzen ve iletişim kurmuşlarsa bu sorunların üstesinden gelebilirler. Boşanmalarda unutulmaması gereken iki önemli nokta var: Birincisi bunun her koşulda bir travma olduğu ve gerekirse yardım alınması gerektiği, ikincisi ise çocukların da bu sürecin içinde bulunduğu, ayrılınan kişinin sadece eş olup, çocuklardan 'boşanılmayacağı' gerçeğidir.
Bugünkü Tüm Yazıları
Ayrılıkta çocuklarla kim konuşsun?
Yayın tarihi: 15 Eylül 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/09/15/ct/semerci.html
Tüm hakları saklıdır.