Teniste başarılı olmak eskisi kadar zor değil.
İster Grand Slam turnuvalarında, ister ATP veya WTA turnuvalarında çeşitli yollardan şampiyonluk yaşamak mümkün. Dahası Wimbledon'a katılmak, ilk turu geçmek bile başarı olarak görülebiliyor. Onun içindir ki tüm büyük turnuvalarda tribünler ilk turdan itibaren dolmaya başladı. Tüm tenisseverler ana tablolarda yer alan her tenisçinin seyredeğer olduğu kanısında. Bu da dünya sıralamasındaki yaklaşık ilk 150 tenisçinin
(İlk 5 hariç) oyun düzeyinin birbirine yakın olduğunu gösteriyor. Eski sistem aslında efsaneleri doğuruyordu.
Yeni oluşumlar efsanelerle birlikte iyi şampiyonlar çıkarıyor. Bunun en güzel örneği WTA turnuvalarında var. Eskiden sadece ITF'e
(Uluslararası Tenis Federasyonu) bağlı turnuvalar vardı. Şimdi ise Championships'in A ve B serisi, Tier 1, 2, 3, 4 kategorileri var. Her biri ayrı şampiyonluk hikayesi yaratabilir. Bu ayın sonunda Amerika Açık başlayacak. Ve sonunda mutlaka bir şampiyonu olacak. O şampiyon belki efsane bir isim olacak. Ama bugün artık orada ilk turda da olsa raket sallamak başarı olarak görülüyor.
Eski günlerin başarı kriterlerine en güzel örnek, merkez korta adı verilen Arthur Ashe olsa gerek. ARTHUR ASHE DİYE BİRİ Ashe 1968'de Amerika Açık ve 1975'te ise Wimbledon şampiyonu olan ilk siyahi tenisçi oldu. Onun ölüm döşeğinde söylediği sözler beni istatistiki değer olarak da etkiledi.
Arthur Ashe kan nakli sonrasında kaptığı AIDS yüzünden ölüm döşeğinde. Hastaneye dünyanın dört bir yanından hayran mektubu yağıyor. Hayranlarından biri
"Tanrı böylesi kötü bir hastalık için neden seni seçti?" diye soruyor.
Ashe, yarı soru yarı Tanrı'ya serzeniş olan bu soruya şöyle cevap veriyor. "Tüm dünyada
50 milyon çocuk tenis oynamaya başlar,
5 milyonu tenis oynamayı öğrenir,
500 bini profesyonel tenisçi olur,
50 bini yarışmalara katılır,
5 bini büyük turnuvalarda yarışabilir,
50'si Wimbledon'a kadar gelir, bunlardan
4'ü yarı finale,
2'si finale kalır. Elimde Wimbledon şampiyonluk kupasını kaldırırken Tanrı'ya
"Neden ben?" diye hiç sormadım. Şimdi sancı çekerken nasıl sorarım? Arthur Ashe adını önümüzdeki haftadan sonra Amerika Açık süresince sık sık duyacağız. Destansı hikayesinin ardında, tenisin ne kadar zor bir spor olduğunu hissettiriyor. Günümüzde ise turnuvaların çeşitliliği ile birlikte birçok tenisçi şampiyon olabiliyor. Üstelik efsane isimlerin çıkmasına engel olmadan.
Yayın tarihi: 7 Ağustos 2007, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/08/07//haber,554E103E009345E38914250E97EB71A9.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.