Duygu Asena anıldı

Duygu Asena'nın Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında düzenlenen törene, kız kardeşi İnci Asena ile eski Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Nail Güreli, meslektaşları Oral Çalışlar, İpek Çalışlar, Nebil Özgentürk, Metin Uca ve dostları katıldı.

Törende konuşan İnci Asena, Duygu Asena'nın ölümünün üzerinden bir yıl geçtiğini hatırlatarak, ''Bu 30 Temmuz yaklaşırken benim içimdeki 'Duygu' bana dedi ki; 'İnci ölüme değil, yaşamaya bak. Birbirimize yaşarken bakalım'. Beni böyle uyardı. Ben de bugünü sevgiyle birbirimize 'nasılsın' diyebileceğimiz bir gün olarak düşündüm'' dedi.

İnci Asena, mimar Bülent Erkmen ve Haydar Karabey tarafından tasarlanan Duygu Asena'nın mezar taşını göstererek, ''Bu möbius şeridi, topoğrafik uzay gibi terimler var, formüller var. Ben bunlardan hiçbir şey anlamıyorum. Bu möbius şeridi ne kadar kadınsı bir şey, yumuşak, güçlü, taştan yapılmış ve çok güzel. Aynı zamanda sonsuz işareti. Duygu'nun yapıtlarıyla, yaptıklarıyla yaşayacağının da bir işareti. Aynı zamanda bunun içinden hiçbir zaman çıkamazsınız. Ne yöne giderseniz gidin bunun içinde kalırsınız. Duygu'yu çok özlüyorum, burnumda tütüyor'' şeklinde konuştu.

Gazeteci-yazar Oral Çalışlar da, Duygu Asena'yı çok genç yaşta yitirdiklerini dile getirerek, ''Bizim özel olarak da dostumuzdu ve bu dostluğun kaybedilmesi de çok acıydı'' dedi.

Çalışlar, seçimlerden sonra Asena'nın yaşaması durumunda neler yapacağını düşündüğünü ifade ederek, en çok 50'ye yakın kadın milletvekilinin parlamentoda bulunmasından mutluluk duyacağını anlattı.

Asena'nın bu 50 kadının parlamentoya girmesinde çok büyük katkısı olduğunu vurgulayan Çalışlar, ''Onun görmesini isterdim ve herhalde yeni hedefler koyardı. Derdi ki 'Gelecek seçimlerde de yüzde 30 rakamı yakalansın, yani 150 kadın parlamentoda yer alsın.' Duygunun seçimlerle ilgili en büyük mutluluğu bu olurdu'' dedi.

Eski TGC Başkanı Nail Güreli de, Duygu Asena'nın yalnızca kadın hakları bakımından değil, özgürlük, adalet ve toplumsal bakımdan da çok cansiperane ve çok özgün bir mücadele insanı olduğunu belirtti.

Güreli, Asena'nın mücadelede hayat dolu, iyimser, inatçı ve pervasız olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

''Bütün bunların içinde (mezar taşını göstererek) şu yeşil çimenlerin sembolize ettiği o özgürlük ortamı içinde bir özde yalnızlığı yaşıyordu. O da savunduğu düşüncelerin toplum tarafından özümsendiğini görme arzusunu gerçekleştirememesiydi. Bu, yalnızlık ve mücadele azmini daha da kamçılıyordu. Ben bugün de burada kendi adıma o kolektif yalnızlığı hissediyorum bir ölçüde. Biz bu kolektif yalnızlıktan kurtulma ihtiyacını hissederek ve bir sığınak olarak Duygu'nun huzuruna geldik. Onu övgüyle ve özlemle anıyoruz.''

Asena, geçen yıl beyin tümörüne bağlı solunum durması sonucu hayatını kaybetmişti.

(AA)