Türk takımının minik oyuncuları üçüncülük maçındaki gol sevinçlerini de Zidane'la (solda) paylaştı.
Zizu hayallerini gerçek yaptı
40 ülkeden 10-12 yaş grubundaki çocukların katıldığı 8. Danone Uluslar Kupası'nda Türk takımı üçüncü oldu. Çocuklar kupalarını Fransızların efsanevi oyuncusu Zidane'dan (Zizu) aldı..
"17 yıl profesyonel futbol oynadım. Gerek Türkiye'de gerek yurtdışında oynadığım takımlarda çok heyecan yaşadım... Ama bugünkü kadar heyecanlanıp, duygulandığımı hatırlamıyorum..." Kanada ile oynanan yarı finali belirleyen maç sonrası Hami Hoca'yı (Mandıralı) dinliyoruz sahanın kenarında... Geleceğin yıldızlarının boy gösterdiği, bir anlamda Mini Dünya Kupası olarak da tanımlanan finallerde oynanan maçlar nefes kesici... Dünyanın 40 ülkesinden 10-12 yaş grubundan çocuklar, 8. Danone Uluslar Kupası için Fransa'da bir araya geldi. Geçtiğimiz hafta üç gün boyunca bin 500 kişi; aileler, resmi görevliler, gazeteciler, futbol otoriteleri, hep birlikte Lyon'da, gerçekten inanılmaz bir gösteriye tanık olduk. Organizasyonun mükemmel işlemesi bir yana, çocukların ve izleyicilerin yarattığı ambiyans görülmeye değerdi...
GELECEĞİN YILDIZ FUTBOLCULARI
Türkiye elemeleri geçen yıl, Milli Eğitim Bakanlığı, Futbol Federasyonu ve Danone işbirliğiyle, 81 ilde, 100 bini aşkın çocuğun katılımıyla başlamıştı. Elemeler sonunda seçilen çocuklar şimdi göğsümüzü kabartıyor. Bu turnuvadan geçen ünlüleri duyunca işin ne kadar ciddi olduğunu anlıyorsunuz. Katalogda kimler yok ki... Bugün Barcelona'da oynayan Brezilyalı Edmilson, Liverpool'dan Crouch, Bayern Münih'teki Lahm, Dinamo Kiev'den bir ara Fenerbahçe'de de oynayan Rebrov, 2000 yılındaki kupada boy gösteren Galatasaraylı Aydın Yılmaz ve diğerleri... Üç-beş seneye kadar bu çocuklardan birçoğu da yıldız olacak. Zaten Fenerbahçe, turnuvaya katılan üç çocuğu şimdiden kadrosuna katmış bile. Turnuvada bizim çocuklar, A grubunda Meksika, İtalya, Uruguay ve Ukrayna'nın önünde yenilmeden ve gol yemeden 10 puanla lider oldu. Bu sırada bize yapılan övgülerle, tribünde havamızdan geçilmiyor... Daha sonra B grubunun ikincisi Portekiz, ne olduğunu anlayamadan altı gol yiyor Türkiye'den... Ve çeyrek finaldeyiz. Akdenizli dostlar gelip bizi tebrik ediyor... Öğleden sonra rakip Kanada... Takımda iki de kız oynuyor, biri siyahi... Tek kale oynadıkları maçı berabere bitiriyor çocuklar. Penaltılarda yakaladığımız 2-0'lık üstünlükle ver elini yarı final... Fransa'da 2002 yılından beri altı kez üst üste şampiyon olan Lyon'un stadındayız. Stade de Gerland'da yaklaşık 25 bin kişi, ikiye bölünen sahada maçları izliyor. Ama bir yandan gözler soyunma odasında. Ve beklenen adam öğlene doğru yağmurla birlikte sökün ediyor, bir gazeteci ordusu eşliğinde... Stadyum inliyor, "Zizu... Zizu..." Evet o, Zinedine Zidane... Geçen yıl futbolu bırakan Zidane, çocuklar yararına olan her işe koşuyor... Turnuvanın geliri MS hastası çocuklar yararına harcanacak.
ZIDANE'A SARILDILAR
Bu arada Zizu tribüne çıkınca maçlara konsantre oluyoruz. Yarı finalde rakip Güney Afrika. Maç 0-0 bitiyor. Ve final penaltılarla uçup gidiyor... Öğleden sonra Zizu yeniden sahada. Önce üçüncülük maçını izliyor, şiddetli yağmur altında. Bizim çocuklar Reunion Adaları'yla oynuyor. Sahaya çıkar çıkmaz Zidane'a koşuyor, sarılıyorlar. Ve kaptan Recep'in golünden sonra, sevinci de onunla yaşıyorlar... Finali ise Fransa'yı deviren Güney Afrika kazanıyor. Üçüncülük kupasıyla birlikte, hiç gol yemeden turnuvayı bitiren kalecimize iki ödül veriyor Zidane. Farklı kültürlerden, dinlerden, dillerden olup bu turnuvada bir araya gelen bu çocuklar, 'Hayallerini Yakala' sloganıyla dünyaya önemli bir mesaj da verdi. Barışa, kardeşliğe ve sevgiye olan inancımızı bir kez daha tazelediler. Yaşasın futbol ve kardeşliği...
Yayın tarihi: 21 Temmuz 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/07/21/ct/haber,883A6EA5BBFA4F328442C6D6533EB10D.html
Tüm hakları saklıdır.