Bild, Almanya'nın en çok satan bulvar gazetesi. Türkiye'yi de yakından tanıyor.
Ancak bir Alman gencin cinsel taciz davasıyla ilgili iddiaları Türk düşmanlığı amacıyla kullanmaktan çekinmiyor.
Ülkemizde yargının çok ciddi sorunları var, hepimiz biliyoruz.
Özellikle devlet ve kamu görevlileriyle ilgili davaların bir türlü sonuca eremediğini, Susurluk, Şemdinli gibi önemli davalarda "görülmeyen eller"in devreye girebildiğini hissedebiliyoruz.
Ancak Türkiye'de yargının sorunları ayrı bir şeydir, doğru düzgün araştırma yapmadan, küçük yaşta bir kıza yönelik girişim iddialarını soruşturmadan haber yapmak ayrı bir şeydir. Böyle bir davada sadece tarafların pasaportlarına bakarak hüküm vermek ırkçılıktan başka bir duruşla açıklanamaz.
Türkiye'de olan her şeyi kötü, Avrupalının yaptığı her şeyi doğru gören bir kafa olsa olsa faşist olur.
Üstelik bu tutum bir bulvar gazetesinin tavrıyla sınırlı değil.
Avrupa'nın önde gelen siyasetçileri de önünü arkasını bilmedikleri konular hakkında sadece Türkiye aleyhtarı olabilmek için konuşabiliyor.
Tüm dünyada hukukun evrensel ilkeleri vardır.
Uyuşturucu kaçakçılığı yaparsanız, adam öldürürseniz, küçük yaşta kıza cinsel tacizde bulunursanız hukuk devreye girer.
Antalya'da yaşanan olay da budur.
Antalya Ceza Mahkemesi haberle ilgili yayın yasağı koyduğu için haberin detaylarına girmeyeceğim.
Suç olup olmadığı veya tutukluluk halinin devamının gerekip gerekmediğine mahkeme karar verecektir.
Benim altını çizmek istediğim husus, Avrupa'da bir kısım siyasetçi ve gazetecinin bu olayı tamamen Türk düşmanlığı üzerine oturtma girişimidir. Avrupa'da yeni bir ırkçılığı hortlatma çabasının küçük filizleridir bunlar ve anında karşılık verilmesi gerekmektedir.
Faşizmin kimi ruhlarda kolay kolay ölmediği en küçük fırsatta görülebiliyor ne yazık ki.
Yayın tarihi: 30 Haziran 2007, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/06/30//haber,B6C09792CDF44C80A7E4CC170D8CDA90.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.