kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 26 Haziran 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Abdülhamit'le üç karşılaşma

Büyük resim için tıklayın
Nihat Gökyiğit başarılı bir işadamı. Tekfen'in kurucu ortağı. Ama artık o kimliği unutuldu çünkü çevreci kimliği öne çıktı.
O artık işadamı Nihat Gökyiğit değil, "Yaprak Dede."
Önceki gece evinde her yaz düzenli olarak düzenlediği daveti vardı.
Salim Akcıl yönetimindeki Tekfen Orkestrası önce Vivaldi'den "Orkestra için Konçerto"yu seslendirdi.
Ardından Ercan Irmak, Fırat türküsünü neyiyle hem çaldı, hem söyledi.
Shenderer'in "Along the river" ve Mirzayev'in "Karadeniz Rapsodisi"yle kısa program noktalandı.
Nihat Bey sohbetimiz esnasında kendini çevreye adamış dostlarıyla tek tek tanıştırdı bizi.
Masada Kavaklıdere'nin kurucularından Uğurlu Tunalı da vardı.
Nihat
Bey, Uğurlu Bey'in yıllardır mantar meşesi ağacı kampanyası için çaba harcadığını anlattı.
Şarap şişelerinde kullanılan mantarlar bu ağaçların kabuklarıymış. Kabuklar üç-dört yılda bir soyulup şişe mantarı haline getirilirmiş ve Portekiz tarımı bu işten büyük gelir elde edermiş.
Nihat Bey bu sırada Sultan Abdülhamit'le üç karşılaşmasını anlattı.
"Birincisi bu meşe mantarı" dedi.
Türkiye'de bir kısım tarafından bütün kötülüklerin babası olarak gösterilen Abdülhamit aslında modernleşmenin öncü isimlerinden biri. Özal sık sık onun dönemiyle karşılaştırıldı hatırlarsınız.
Abdülhamit, İspanya Kralı'ndan üç adet mantar meşesi ağacı almış, Türkiye'ye getirtmiş. Bunlardan biri hala Torbalı'da yanılmıyorsam postanenin önündeki meydandaymış.
Nihat Bey ikinci karşılaşmasının Bursa'daki ipek böceği enstitüsüyle ilgili olduğunu belirtti.
Enstitü konut alanı olarak satılacağı için tehdit altındaymış. Nihat Bey bizzat ilgilenmiş ve Bursa'ya gitmiş.
Orada Abdülhamit'in ipek böceği ve ipeğe ne kadar önem verdiğine örnekleriyle tanık olmuş.
Üçüncü karşılaşması ise Osmanlı'nın botanik zenginliğinin dökümü ile ilgili olarak ortaya çıkmış. Abdülhamit o dönemde Osmanlı bilim adamlarını Lut Gölü bölgesine gönderip tüm bölgenin botanik zenginliklerini derlemiş, kayda geçirmiş.
Nihat Gökyiğit Türkiye'nin yetiştirmekle gurur duyacağı bir insan. Eğer çocuklarımız yarın daha iyi bir ülkede yaşayacaksa onun emeklerinin bunda büyük payı olacaktır.