'Zayıflama ilaçları cinayet aracı gibi'

Yazın başlamasıyla birlikte kışın alınan kilolardan kurtulmak için her türlü yola başvuruluyor. Kadın-erkek, eğitimli-eğitimsiz, sağlık personelibasın mensubu, eczacı-politikacı her türden insan kısa yoldan zayıflamanın yollarını arıyor. Son günlerin modası ise zayıflama ilaçları. Ancak zayıflama ilaçları, ne sanıldığı kadar masum, ne de iddia edildiği kadar etkili. Tiro-Center Guatr ve Tiroid Kanseri Merkezi Direktörü Prof. Dr. Cumali Aktolun, şişmanlığın en önemli sebebinin tiroid olabileceğini söyleyerek, zayıflama ilaçları konusunda önemli uyarılar yapıyor. Zayıflamak isteyen insanların dikkat etmesi gereken ilk organın tiroid olduğunu söyleyen Aktolun, beslenme bozuklukları ve stres gibi faktörler bir yana şişmanlığın bir hastalık olduğunu birçok kişinin unuttuğunu öne sürüyor: "Bazı tıbbi durumlarda hasta gerçekten doğru beslense de şişmanlar. Bu hastalarda tıbbi durum yeterli tedavi ile düzeltilmedikçe hiçbir diyet kalıcı zayıflama sağlayamaz."

HORMON ÖLÇÜMÜ ŞART
Tiroid hormonunun metabolizma hızını belirleyen ana hormon olduğunu anlatan Aktolun, tiroid bezesinin yetersiz hormon salgıladığı durumlarda metabolizmanın yavaşlayacağını ve şişmanlığın ortaya çıkacağını hatırlatıyor. Tiroid hastalıklarının şişmanlık yapması için çok belirgin hormon bozuklukları yapmasına da gerek olmadığını vurgulayan Prof. Aktolun, "Zayıflama rejimine girecek hastalarda öncelikle tiroid hormonu ölçümleri yapılmalıdır," diye konuşuyor. Tarama testi olarak TSH isimli hormonun ölçülmesi gerektiğini söyleyen Aktolun şunları söylüyor: "Bu testte anormallik varsa diğer tetkikler istenir. TSH değerlendirmesi yapılırken hastanın yaşına, cinsiyetine, çalışma koşullarına, fizyolojik durumuna bakılmalıdır." Örneğin Haşimoto hastalarında tiroidin normal çıktığını, buna rağmen şişmanlığın görüldüğünü açıklayan Aktolun, "Bu hastalara sizin şişmanlığınız tiroide bağlı değil demek yanıltıcıdır," diye konuşuyor. Öte yandan tiroid hormon yetersizliği sonucunda, vücutta kolesterol düzeyinin yükselmesi nedeniyle kalpdamar sistemi hastalıklarının da olabileceğini, bunun için de rejimlerin bir parçası olan fiziksel egzersizin, bu kişilerde dikkatle planlanması gerektiğine dikkat çekiyor. Aktolun'a göre tiroid hastalığı saptanan şişmanların öncelikle tiroid hastalığı yönünden tedavi edilmesi ve hormon düzeyi normale geldikten sonra uzman hekim kontrolünde rejime alınması gerekiyor. Zayıflamak isteyenlerin sıklıkla zayıflama ilaçlarına başvurduğunu söyleyen Aktolun, şu önemli bilgileri veriyor: "Bunlar ilaç değil, kutusunda içeriği tam olarak yazılmayan ilacımsı besinlerdir." Bu tür ürünlerin ilaç olmadığı halde eczanelerde, besin olmadığı halde internet sitelerinde ve aktarlarda satıldığını iddia eden Aktolun, bu ürünlerin çoğunun ruhsatsız olduğuna ama bazılarına da Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'nın ruhsat verdiğine dikkat çekiyor.

FAZLA İYOT ÖLDÜREBİLİR
İlaçların içine metabolizmayı hızlandıran sağlığa zararlı, ölümcül bazı maddelerin eklendiğini öne süren Aktolun, bunların arasında domuz, koyun, inek tiroid tuzu ve bol iyot bulunan yosun gibi maddeler olduğunu vurguluyor. Bol iyot alımının tiroid hormonu üretimini artıracağını ve bunun da öldürücü olabileceğini söyleyen Aktolun sözlerini şöyle sürdürüyor: "Tiroidin gereğinden fazla hormon ürettiği duruma zehirli guatr (hipertiroidizm) denir ki, bu durumda hastanın ilk dikkatini çeken şey ani kilo kaybıdır. İşte çoğu zayıflama ilaçları bu şekilde zayıflatıyor ve zehirli guatra neden oluyor." Fazla tiroid hormonun neden olduğu diğer durumları şöyle anlatıyor: "Metabolizmayı ve kalbin ritmini hızlandırır, terlemeyi artırır, sık dışkılamaya neden olur, sıcağa tahammülsüzlük oluşur, ishal, bulantı, saç dökülmesi, ellerde titreme, sinirlilik, öfke patlamaları, adet düzensizliği, yüksek tansiyon, bazı hastalarda beyin kanaması oluşturabilir."