Sınırda kırmızı bölge

Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yayınladığı ve bir tür kırmızı çizgi olarak algılanan "Geçici güvenlik bölgesi" koordinatları kamuoyunda heyecan yarattı. Bu bölgelerin, 8 Mayıs'tan bu yana PKK'ya karşı yürütülen yurtiçi operasyonlar için geçici güvenlik bölgesi ilan edildiği ortaya çıktı.

İNTERNETTEKİ AÇIKLAMA
Genelkurmay, önceki gün internet sitesinde, Şırnak, Siirt ve Hakkâri yakınlarını içeren dört bölgenin "Geçici Güvenlik Bölgesi" olarak ilan edildiğini duyurdu. TSK'nın bu açıklaması, bir taraftan sınır ötesi harekâtın hazırlıkları olarak nitelendirilirken bir taraftan da Amerikan F-16'larının tekrar sınır ihlali yapmaları halinde bu uçakları doğrudan düşürme hakkının yasal dayanağı olarak bile gösterildi. Ancak Genelkurmay'ın özellikle tatbikat ve lokal operasyon dönemlerinde benzer duyuruları yaptığı ortaya çıktı. Genelkurmay kaynaklarına göre, Nisan ayında Tuzgölü ve çevresi "Geçici Güvenlik Bölgesi" ilan edildi. Buradaki uygulama 7 Mayıs'a kadar devam etti. Aynı şekilde 1 Haziran - 9 Haziran günleri arasında Van Gölü'nün kuzeyi de geçici güvenlik bölgesi ilan edildi.

OPERASYON ALANLARI
Genelkurmay Başkanlığı, önceki gün de Şırnak, Siirt ve Hakkâri dağlık alanındaki 4 bölgenin geçici güvenlik bölgesi olduğunu ilan etti. Genelkurmay aynı bölgeleri, PKK'ya yönelik operasyonların başladığı mayıs ayı başında da '8 Mayıs- 8 Haziran tarihleri arasında geçerli olmak üzere" Geçici Güvenlik Bölgesi ilan etmişti. Genelkurmay'ın son duyurusu bu bölgelerin özel durumlarının 9 Eylül'e kadar devam ettiğinin ilanı anlamına geliyor. Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklaması kamuoyunda, geçici güvenlik bölgelerinin şehir merkezlerini de içerdiği şeklinde yorumlandı.

AYAKKABI BİLE SORUN
Eğer böyle bir uygulama olsaydı yerleşim yerlerinde tam bir "olağanüstü hal" dönemi yaşanacaktı. Ancak koordinatlar Şırnak, Çukurca gibi yerleşim birimlerini kapsamıyor. Geçici güvenlik bölgelerinde görev yapan emekli komutanlar, uygulamanın yerleşim yerlerini de kapsamış olsaydı günlük yaşamın nasıl etkileneceğini şu sözlerle anlatıyor: "Öyle bir durum olsa, sıkıyönetim ya da Olağanüstü Hal gibi algılamak gerekti. Bu bölgelerde ihtiyacından fazla erzak ve giyim ya da ev ve mutfak araç gereçleri alan kişiler şüphelidir, aranır. Dağda rahat dolaşması için PKK'ya spor ayakkabı alan çok sayıda vatandaş yakalandı. 3 kişilik aile ama 25 çift ayakkabı almış. 10 yıl kullansa yine eskitemez. Çok sayıda pil de göze çarpan malzemelerdendir. Orada yaşayan basit bir köylü onlarca pili ne yapacak? Bunların PKK'nın kullandığı radyo ve telsizler için olduğu çok açık. Bunların hepsine el konulurdu."