Merkez Bankası'ndan döviz uyarısı
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, faiz düşürme şartları oluşmadan, enflasyon kontrol altına alınmadan, enflasyonun düşeceğine inanılmadan yapacakları faiz indiriminin, Hazinenin daha fazla faiz ödemesine de neden olabileceğini söyledi.
Yılmaz, Gaziantep Genç İşadamları Derneğinin (GAGİAD) düzenlediği ''Para Politikaları'' konulu konferansta, kısa vadeli faiz oranlarının Merkez Bankasının temel politika aracı olduğunu belirtti.
''Kısa vadeli faiz oranlarına ilişkin kararımızı, enflasyon hedeflerini gerçekleştirmeye, enflasyonu hedefle uyumlu politikasının içinde kalıcı bir şekilde tutmaya yönelik olarak almaktayız'' diyen Durmuş Yılmaz, faiz politikalarının başka bir amacı ya da hedefinin olmadığını vurguladı.
Yılmaz, kısa vadeli faiz oranlarına ilişkin kararların temelinde sinyal etkisi olduğunu, sinyal etkisiyle aktarım mekanizması üzerinden toplam talebi kontrol etmenin, beklentileri yönlendirerek enflasyon hedeflerine ulaşmanın amaçlandığını ifade ederek, şöyle konuştu:
''Şimdi şu söyleniyor; (Merkez Bankası faizleri indirirse ekonomide faiz yükü azalacaktır, dolayısıyla da Merkez Bankası faizleri indirirse iyi olur) deniyor. Bunu zaman zaman basından okuyoruz. Sizin aranızda da böyle düşünenler vardır. Elbette Merkez Bankasının kısa vadeli faiz oranlarının diğer faiz oranlarının üzerinde bir etkisi var, aralarında bir ilişki söz konusu. Fakat bu ilişkinin ne kadar güçlü olduğu ekonominin gelişmişlik düzeyiyle ilgili. Örneğin geçen yılın Nisan ayında Merkez Bankası faiz oranlarını indirdiğinde Hazinenin borçlanma faiz oranı Merkez Bankasının faiz oranının altındaydı. Fakat Merkez Bankası faiz oranlarını uzun süre yatay götürmesine rağmen değişen şartlardan, güven unsurunun zedelenmesinden dolayı Hazinenin faiz oranları Merkez Bankası faiz oranlarının yatay gitmesine rağmen hızla yükseldi. Arkasından Merkez Bankası buna tepki verdi, Hazinenin faizleri tekrar düşmeye başladı. Merkez Bankası olarak, eğer faiz düşürme şartları oluşmadan, enflasyon kontrol altına alınmadan, sizler enflasyonun düşeceğine inanmadan bizim yapacağımız bir faiz indirimi, Hazinenin daha fazla faiz ödemesine de neden olabilir.''
DÖVİZLE BORÇLANMA
Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası faiz oranlarıyla döviz kuru arasında çok yönlü ve karmaşık bir ilişki olduğunu belirtti. Döviz piyasasında zaman zaman hızlı ve ani hareketler gözlenebildiğini ifade eden Durmuş, güçlenen makro ekonomik yapıya bağlı olarak dalgalanmaların şiddetinin azaldığını, süresinin kısaldığını vurguladı.
Yılmaz, piyasalarda temel eğilimin hep istikrarın yeniden tesisi yönünde olduğunu vurgulayan Durmuş, ancak dalgalanmaların önemli maliyetinin olduğuna dikkati çekti.
Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Biz şunu söylüyoruz, ekonomi çok canlı ve çok dinamik. En son yaşadığımız kurdaki dalgalanma ne ilk ne son, bundan sonra da dalgalanma olacak. 2001'den bu yana 8 tane dalgalanma oldu. Bunların boyutları 106 gün ile 9 gün arasında değişti. Ekonominin makro temelleri güçlü olduğundan ve de ileriye yönelik beklentiler güçlü olduğundan, istikrara olan güven sağlam olduğundan her defasında dalgalanma sonrasında kur ve faiz eski seviyelerine döndü. Bundan sonra da bu tür dalgalanmalar olabilir, olmayacak değil. Kur inebilir de çıkabilir de. Bizim piyasaya söylediğimiz şey şu, dövizle borçlanmayın derken (döviz yükselecektir) demiyoruz. Biz diyoruz ki, (dövizin fiyatını piyasa belirliyor, döviz yükselebilir de düşebilir de). (Geliriniz yoksa mümkün olduğu kadar dövizle borçlanmayın) diyoruz.''
Yayın tarihi: 7 Haziran 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/06/07//haber,52B9F267752841D58552AC08DD89FE6B.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.