Mumcu: Birleşmeye çok yakınız

ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, partisi ile DYP'nin birleşmesi ve bütünleşmesi görüşmelerine ilişkin, ''Olmaya çok yakın olduğunu söyleyebilirim'' dedi.

Mumcu, ANAVATAN ile DYP arasında kuruldukları günden itibaren varolan bütünleşme arayışlarının türlü nedenlerle bugüne kadar başarılamadığını belirterek, ''Ama bugün galiba hiç olmadığı kadar yakın. Karşılıklı iyi niyet beyanında bulunmuştuk zaten. Şimdi bunun teknik, hukuksal altyapısını oluşturmaya, konunun ayrıntıları üzerinde bir mutabakat sağlamaya çalışıyoruz. İnşallah olur. Oldu, bitti demek için henüz erken, ancak olmaya çok yakın olduğunu söyleyebilirim'' dedi.

Bunun mekanik, iki parçayı monte etme işi şeklinde bir birleşme olmadığına dikkati çeken Mumcu, ''Yaptığımız şey bir hamur haline getirme, bir kaynatma. İnşallah bunda muvaffak oluruz'' diye konuştu.
Konunun ayrıntılarının konuşulacağını belirten Mumcu, şöyle devam etti:

''Ama henüz tamamlanmamış bir olgunun ayrıntıları üzerine konuşursam hem ortaklarıma saygısızlık etmiş olurum hem henüz tamamlanmamış olduğu için milleti yanıltmış olurum. Ayrıntı söylemek istemiyorum. Bunun nedeni gizli kapaklı bir şey olduğu için değil. Herkes şundan emin olsun ki, biz kimin makamı, kimin mevki, pozisyonu ne olacak, bunu konuşmuyoruz. Adaylıklar nasıl belirlenecek, bunu da konuşmuyoruz.''

Mumcu, ''bütünleşmeyi olabildiğince sağlıklı, iğreti durmayan, kaynaşmış bir hale getirmeyi'' amaçladıklarını söyledi.

Şimdiye kadar aynı alanda birbiriyle rakip olan ve hep aynı sahada maç yapan her iki partinin bütünleşmesinin kolay olmadığını belirten Mumcu, ''Kolay bir şey değil, ama sonuçta oynadıkları oyun aynı. Türkiye'nin ihtiyaçları, gerçekleri bizi buraya getirdi'' dedi.

Türkiye'nin bugün hem ekonomik, hem sosyal olarak çok ciddi kırılganlıklarla karşı karşıya bulunduğuna, son 15 yıl içinde yaşanılan hadiselerle çok ciddi bir kamplaşmanın eşiğine getirildiğine dikkati çeken Mumcu, şunları kaydetti:''Biz demokrasinin bir uzlaşma kültürü olduğunu bilmeliydik. 'Bizim çoğunluğumuz var' ve 'biz istediğimizi istediğimiz gibi yaparız' kültürüyle buraya geldik. Ama şimdi iş partiler arası rekabetten, görüş ayrılığından ibaret kalmadı. Öyle bir boyuta geldi ki 367 tartışmaları, Anayasa Mahkemesi kararı, kararın hukuksallığı üzerine yapılan tartışmalar ve hepsinin üstüne Genelkurmay Başkanlığının açıklaması. Olayı gerçek mahiyetinden çıkardı ve bambaşka bir yere getirdi.''

''MERKEZ SAĞ SİYASET YILLAR İÇİNDE ÇOK YIPRANDI''

Mumcu, hükümetin bunu bir fırsat olarak gördüğünü, kendisine bir mağduriyet alanı yaratmaya çalıştığını savundu.

İktidar partisinin demokrasiyi bir çoğunluk rejimi gibi algıladığını iddia eden Mumcu, ''5 yıl için aldığı vekaleti, 12 yıla uzatmak gibi bir yöntem denedi. 1.5 ay sonra seçime gidecek bir parlamento için yapılmaması gereken bir şeydi'' dedi.

Konuşmasında Genelkurmay Başkanlığının açıklamasına değinen Mumcu, ''Sivil siyasete asker müdahalesi anlamına gelebilecek her tür görüntü ve izlenim toplumu geriyor ve toplum bir inadına tutumu içine giriyor'' dedi.
Mumcu, toplumun, ''Mukaddes değerleri üzerinde tartışma açılıyormuş gibi bir izlenim yaratılmasına karşı çıktığını'' da savundu.

Merkez sağ siyasetin yıllar içinde farklı nedenlerle çok yıprandığını belirten Mumcu, vatandaşın artık ayrışmadan bıktığını ve birleşme istediğini söyledi.

Mumcu, DYP ile sürdürdükleri birleşme çalışmalarına yönelik bir soru üzerine, ''Bir üçüncü bir çatı kursaydık ne olacaktıysa o biçime dönüştürmek üzere çalışma yapılıyor'' dedi.

DYP Hazine yardımı aldığı için kendilerine göre daha avantajlı olduğunu kaydeden Mumcu, ''Siz bize gelin desek Hazine yardımı alma imkanımız da kalmayacak. Bu nedenlerden birisi. Ancak bir aile kurarken kim kimin kızı, kim kimin oğlu diye bakarsanız aile kuramazsınız. Burası artık bir aile olacak. Önemli olan, yapacağımız yapmak istediğimiz bu'' diye konuştu.

Çalışmalar bittiğinde DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ile açıklama yapacaklarını kaydeden Mumcu, bunun zamanlaması konusunda ''Bugün yarın olabilir'' dedi.

''HUKUKİ VE TEKNİK AYRINTILAR''

Mumcu,''Önümüzdeki seçimlerde oy pusulasında DYP veya ANAVATAN isimlerinden birisi yazacak mı'' sorusu üzerin şunları söyledi:
''Bizim iki aydır üzerinde konuştuğumuz şey; üçüncü bir siyasi parti kurmak ve iki partinin ona katılmasıyla orada birleşmek. Ancak seçim kararının aniden alınmasıyla bu artık imkansız hale geldi. Seçim kararı alındıktan sonra kurulan partiler seçime katılamıyor. Geriye iki yol kaldı. Birincisi, partilerden birisinin çatısı altında seçime girmek. Bunu bir seçim işbirliği olarak başlatıp seçimden sonra bütünleşmeyi tamamlamak... Bu yöntem vatandaşta kalıcı bir birleşme duygusu uyandırmayabilir. Bir başka yöntem de hukuken ve teknik ayrıntıları kurgulandıktan sonra 3. çatı ne olacaktıysa seçime katılacak partilerden birinin ona dönüşmesi. Şimdi hukuki ve teknik ayrıntılarını konuşuyoruz. Şu ana kadar aldığımız bilgiler umut verici, güven verici''

(AA)