Baykal: 24 Haziran ya da 1 Temmuz önerisi makul bir tarih

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, erken genel seçimle ilgili olarak gündeme getirdiği 24 Haziran ya da 1 Temmuz tarihlerini ''makul'' olarak değerlendirdi.

Cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik öneri konusunda da Baykal, ''Hükümetin cumhurbaşkanı seçimi girişimi başarısızlığa uğrayınca, anayasa duvarını aşamayınca şimdi (sistemi değiştirelim, istediğimi o şekilde elde edeyim) arayışına girdiğini görüyoruz'' dedi.

Baykal, bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

CHP Lideri Baykal, Anayasa Mahkemesi'nin kararının ardından cumhurbaşkanı seçimi için yeni bir takvim belirlenerek turlara devam edilmesiyle ilgili olarak, ''Birinci turun tekrarı yapılabilir, imkansız değil ama artık perşembe gününden sonra bu süreci devam ettirmek takvim açısından imkansızdır'' diye konuştu.

AK Parti yönetiminin yeni bir takvimle cumhurbaşkanı seçimi turlarını sürdürmeyi denemek istediğini kaydeden Baykal, ''Bunu tavsiye etmem. Anayasal açıdan mümkün olabilir ancak siyasi açıdan artık bunun anlamı kalmamıştır. Parlamentonun 1. tur oylamada sergilediği manzara açıktır'' dedi.

''ÇOK SEVİMLİ DEĞİL''

Baykal, ''Ortaya çıkan Meclis iradesi ve Anayasa Mahkemesi kararı karşısında tekrar tekrar aynı senaryoyu yaşamaya yönelinmesinin çok sevimli görünmediğini'' söyledi.

Cumhurbaşkanı adayı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine yönelik önerisiyle ilgili bir soru üzerine, Baykal, şunları söyledi:

''O ayrı bir iş. Türkiye'nin anayasasının çok temel düzenlemelerini değiştirmek, ayaküstü konuşulacak konu değil, ciddi bir konu. Bırakın siz anayasa değiştirmeyi, ortada bu anayasaya göre bir uygulama var. Bu anayasaya göre cumhurbaşkanı seçilememiştir, cumhurbaşkanını seçemeyen bir meclis seçime gitmelidir. Seçime gitmek bu hükümetin lütfu değildir. Bu hükümet seçime gitmeye mecburdur. Bu noktadan sonra seçim kaçınılmazdır.''

''ÇIKMADIK CANDAN UMUT KESİLMEZ''

Bir başka soru üzerine ''Bence bu cumhurbaşkanı seçme denemesini daha da uzatmanın anlamı yok'' diyen Baykal, şöyle devam etti:

''Anlaşılıyor ki çıkmadık candan umut kesilmez, bir kere daha deneyelim hesabı içindedirler. Daha önce deneyip de sonuç alamadıkları yöntemleri bir kez daha harekete geçirmeyi düşünüyor olabilirler. Bu parlamentonun haysiyet bir sınavıdır. Ben bir değişiklik olacağına kesinlikle ihtimal vermiyorum.'' Baykal, seçimin zamanlaması konusunda Başbakan Erdoğan'ın dile getirdiği 24 Haziran ya da 1 Temmuz tarihlerinin ''makul'' olduğunu söyledi.

''ANAYASA DUVARINI AŞAMAYINCA''

Baykal, ''Cumhurbaşkanını halkın seçmesi ya da 5 artı 5 formülü ile gelirlerse yaklaşımınız ne olur?'' sorusuna da şu yanıtı verdi:

''Hükümetin cumhurbaşkanı seçme girişimi başarısızlığa uğrayınca, bu konuda anayasayı zorlayıp anayasa duvarını da aşamayınca, şimdi (sistemi değiştirelim istediğimi o şekilde elde edeyim) arayışına girdiğini görüyoruz. Aynı mücadele, aynı arayış bu defa anayasanın cumhurbaşkanı tanımını ve sistemini değiştirerek sürdürülmek isteniyor. Bu, çok sağlıklı bir yaklaşım değil.''

İlk tur için 367 katılım gerektiği ve bu rakamı parlamentoda sağlamak mümkün olamayacağı için seçimin halk tarafından yapılması yönünde görüşler öne sürüldüğünü belirten Baykal, bunun doğru bir yaklaşım olmadığını söyledi. Baykal, dayatmacı bir tavır sergilenmemesi durumunda parlamentoda 367 rakamının sağlanabileceğini kaydetti.

1 MAYIS KUTLAMALARI

Baykal, İstanbul'da 1 Mayıs kutlamalarında yaşanan olaylara ilişkin bir soru üzerine insanların 1 Mayıs'ı istedikleri yerde kutlamalarına yardım etmenin idarenin görevi olduğunu belirterek, ''Taksim'de düzenlemek istiyorlarsa Taksim'de yapsınlar. Neden korkuluyor. Orada 30 yıl önce çok acı olaylar yaşanmış, insanların hala yüreği kanıyor. Bu duyguya saygı göstermek gerekiyor'' dedi.

Yönetimin yasaklayıcı bir anlayışla, aşırı telaşla bu konuya yaklaştığını, suçu olmayan insanların gözaltına alındığını kaydeden Baykal, ayrıca İstanbul halkının da günlük yaşamında büyük sıkıntılar yaşadığını söyledi.