Biz Bağladık o kesti

Malatya'da İncil dağıtan yayınevini basıp, biri Alman 3 kişinin el ve ayaklarını bağladıktan sonra boğazlarının kesilerek öldürülmesi olayıyla ilgili gözaltına alınan 4 zanlı, polislere verdiği ilk ifadede cinayeti soğukkanlılıkla anlattı. Zanlılar "Din elden gidiyor diye gidip bastık. Biz ellerini ve ayaklarını bağladık. Hepimizde bıçak vardı ama boğazlarını Emre Günaydın kesti. O kâfirleri, din elden gidiyor diye öldürdük. Vatan için yaptık" dediler. Polisin yaptığı baskında Zirve Yayınevi'nde yakalanıp gözaltına alınan Hamit Çeker (19), Salih Gürler (20), Abuzer Yıldırım (19) ve Cuma Özdemir (20), Malatya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde, polislerle yaptıkları ön görüşmede olayı kahraman edasıyla yetkililere anlatmaktan çekinmediler. Önceki gün saat 11.00 sıralarında Zirve Yayınevi'ne giderek katliam planlarını uygulamaya koyduklarını anlatan 4 zanlı, "Zirve Yayınevi'ne 5 kişi birden girdik. Hepimizde bıçak vardı. Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i, bıçak zoruyla etkisiz hale getirip ellerini ve ayaklarını bağladık. Ağızlarını bantladık. Hepimizde bıçak vardı ama kafirleri Emre Günaydın kesti. Emre, polislerin kapıya dayandığını görünce panikleyip aşağı atlayarak kaçmak istedi" dediler. Emre Günaydın'ın ifadesine ise üçüncü kattan atlayıp ağır yaralandığı için başvurulamadı. Olayın planlayıcısı ve kilit ismi olan ve hastanede gözetim altında tutulan Günaydın'ın beyninde ödem oluştuğu için henüz konuşamadığı bildirildi.

"HIRİSTİYAN OLACAĞIZ" DİYE KANDIRMIŞLAR
Gözaltındaki Hamit Çeker, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım, ve Cuma Özdemir, Zirve Yayınevi'ne daha önce de gittiklerini itiraf etti. Zanlılar, misyonerlerle karşılaşınca, "Biz de Hıristiyan olmak istiyoruz" diyerek kandırdıklarını söylediler. Misyonerlerle ilk irtibatı Emre Günaydın'ın, "İncil'i merak ediyorum" diye kurduğunu anlatan zanlılar, "Bizim bunları söylemekteki asıl amacımız, İncil dağıtıp vatanımızı Hıristiyanlaştıran kafirlerle ilgili istihbarat toplamaktı. Misyonerlerin güvenini kazandığımız için, olay anında, onları etkisiz hale getirmek çok kolay oldu. Bizi dost olarak gördüklerinden, aniden bıçaklarımızı çekip etkisiz hale getirdik, el ve ayaklarını bağladık" dediler.

"ASIL HEDEFİMİZ YAYINEVİ SAHİBİYDİ"
Zanlılar, asıl hedeflerinin, yayınevi sahibi Martin De Lenge olduğunu söylediler. 4 zanlı, "Biz yayınevi sahibi Martin De Lenge'yi öldürmek istedik ancak onu bulamayınca bunları öldürdük" dedi. Zanlılar, polislerin "Niye öldürdünüz?" sorusuna, "Vatanımızı Hıristiyanlaştırmak isteyen o kâfirleri, din elden gidiyor diye öldürdük. Vatan için yaptık" dediler. Yaptıklarından pişman olmadıklarını söyleyen zanlılar sorguda çay ve sigara istediler. Malatya'daki vahşeti yapanların İhlas Yurdu'nda kaldıklarının ortaya çıkması, gözleri vakıf ve özel yurtlara çevirdi. Yurt-Kur Genel Müdürü Hasan Albayrak, "Bu olay özel yurtlarda denetimlerin daha da artırılmasını öngörüyor. Tedbir almaları gerekir. Eksikliğimiz varsa, bizim de tedbir almamız gerekir" dedi