Kızıltepe davasında dört polis beraat etti

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde Ahmet Kaymaz ve oğlu Uğur Kaymaz'ın öldürülmesinden sorumlu oldukları iddiasıyla yargılanan 4
polis memuru beraat etti.

Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz yargılanan sanık polis
memurları Salih Ayaz, Mehmet Karaca, Yaşafettin Açıkgöz ve Seydi Ahmet Döngel ile maktul Ahmet Kaymaz'ın kardeşleri Reşat ve Murat Kaymaz hazır bulundu.

Duruşmaya, 8 müdahil ile 6 sanık avukatı katıldı. Bazı sivil toplum
örgütlerinin temsilcileri de duruşmayı izledi.

Müdahil avukatlardan Tahir Elçi, gerçeğin ortaya çıkması için daha önceki
duruşmalarda talep ettikleri, ancak mahkeme tarafından reddedilen iki konuyu daha dile getirmek istediklerini belirterek, acılı bir aileyi temsil ettiklerini ve adalete yardımcı olmaya çalıştıklarını söyledi.

Kararı verecek mahkemenin delillerle doğrudan temas etmesi gerektiğini
savunan Elçi, şöyle konuştu:

''Bu nedenle olay yerinde keşif yapılması yönündeki talebimizi yineliyoruz.
Olay yeri görülüp sanık savunmalarıyla karşılaştırılmadan gerçeğin ortaya çıkması mümkün değildir. Yargılama bilinen nedenlerle Adalet Bakanlığı tarafından Mardin'den Eskişehir'e taşındı. Bu olaydaki sorumlular, sadece huzurdaki sanıklar değildir. Sanıklara yön veren, operasyonu icra eden Mardin Emniyet Müdür Yardımcısı Kemal Dönmez ile Özel Harekatta görevli Rıza Murat Yiğitoğlu'nun huzurda dinlenmesini talep ediyoruz. Bu, adil yargılanma ilkelerinin gereğidir.''

Mahkeme heyeti, dosyaya yeni bir delil sağlamayacağı gerekçesiyle avukat Elçi'nin keşif ve söz konusu 2 tanığın dinlenmesi yönündeki taleplerini reddetti.

Olaydan sonra çekilen kamera görüntülerinin aktarıldığı CD görüntülerinden de anlaşılacağı gibi olay yerinde olağan yaşam belirtilerinin olduğunun görüldüğünü savunan Elçi, maktullerin silahlı çatışma hazırlığı içerisinde olduklarına dair bir belirtinin bulunmadığını kaydetti.

''MAKTULLERİN EVİNDE KÜRDİSTAN HARİTASI BULUNDU''

Sanık avukatlarından Veysel Güler ise müdahil avukatlarının acılı bir aileyi
temsil ettiklerini belirttiklerini, ancak buna rağmen ölen Ahmet Kaymaz'ın eşi Makbule Kaymaz'ın hiçbir duruşmaya gelmediğini ve davayla ilgisini
göremediklerini savundu.

Olayda delil oluşturulduğunu ve bazı delillerin karartıldığının iddia
edildiğini belirten Güler, şöyle konuştu:

''Delil oluşturulsaydı bir-iki kurşun da eve ve tankere sıkarlardı. Olay
gece olmuştur. Bu unutulmasın. Planlama ve tasarlama yoktur. Olay tesadüfen yaşanmıştır. Polisler, suçlu mu masum mu olduğu belli olmayan, tanımadığı, bilmediği kişilere neden ateş etsinler? Bu da hayatın normal akışına uygun değildir. Sanıklardan Seydi Ahmet Döngel çatışmada 7 kez ateş ettiğini söylüyor ama kovanlar ortada yok. Delil gizleme olsa bunu söylemez ve şu anda karşınızda olmazdı. Yağmur ve çamur vardı. Kovanların yerleri değişmiş olabilir. Bazı avukatlar vicdanen bu duruşmaya katıldıklarını söylüyorlar. Bu ülkede terörist
kadar asker ve polis ölüyor. Ne zaman hangi acılara ortak oldular, hangi davaya katıldılar. Vicdan bir tarafta olmakla oluşmaz. Vicdan mazlumun yanında olmakla oluşur.

Maktullerin evinde terör örgütü PKK'nın sözde lideri Abdullah Öcalan'a ait
kitap, kürdistan haritası, militanları öven şiirler, militan fotoğraflı takvimler bulundu. Sanıklar, kendilerine yapılan saldırıya karşı koymuşlardır. Beraatlerini talep ediyoruz.''

Sanık avukatlarından Erol Halka da başta Avrupa ülkeleri olmak üzere bütün dünyanın gözünün bu davada olduğunu belirterek, ''Vereceğiniz karar, kardeşlik ve geleceğe katkı sağlamalıdır. Sanık polisler vicdanlarda beraat etmişlerdir. Bunu tescil etmenizi bekliyoruz. Hiçbir polis veya asker ölümden keyif almaz.''

Mahkeme heyetinin söz verdiği sanık polis memurları da avukatlarının
beyanlarına katıldıklarını ifade ederek, beraatlerini talep ettiler.
Savcının sanık polis memurları için beraat talebinde bulunmasının ardından duruşmaya ara verildi. Yaklaşık 30 dakika süren aranın ardından, mahkeme heyeti, 4 polis memurunun beraatine karar verdi.
Sanık avukatları, mahkemenin kararını alkışladılar.