|
|
Hüseyin Hatemi: Evlilikler Adem ile Havva gibi tek eşli olmalı
- Kuran'da mutlu evliliğin tanımı var mı? - Rum suresinde evlilikten şöyle bahsedilir: 'Biz kadın erkek, eşler arasına, sevgi ve şefkat koyduk.' Mutlu ailenin ne olduğu buradan anlaşılıyor. Sevgi ve şefkat. Kur'an-ı Kerim'in tabiri ile bereket ve rahmet. İdeal evlilik budur. Nikah kıyıldıktan sonra yapılan duada da üç örnek evlilikten bahsedilir.
- Birinci örnek evlilik? - 'Allah'ım bu evliliği Adem ile Havva'nın evliliği gibi kıl' denmiştir.
- Bu ne demektir? - Bir kadınla evlilik... Adem'in Havva'dan başka eşi yoktur. Nikah duasında tek eşli evlilikler, mutlu evlilikler olarak geçer. Evlilik devam ettiği sürece erkeğin başka eşi yoktur. Bu yüzden 'Bu evliliği Adem ve Havva'nın evliliği gibi kıl' buyurulur, dua edilir daha doğrusu.
-
İkinci örnek evlilik? - 'Hatice ile Hz. Peygamber'in evliliği gibi kıl' denir. Ki Hz. Peygamber de Hatice vefat edinceye kadar başka hiçbir kadınla, sosyal yardım evliliği dahi yapmamıştır. Hatice Mekke'de vefat eder, Medine'de de savaş dulları artar, ondan sonra...
- Üçüncü örnek nedir? - Hz. Ali'yle Fatma'nın evliliği. Hz. Ali de Fatma sağ olduğu sürece başka kimse ile evlenmemiştir. Bunlar, tek eşli olarak devam etmiş evliliklerdir.
- Kezban Hatemi: Zannediyorlar ki, İslam'da çok evlilik kural... Bir kadın katiyen kocasını başka bir kadınla paylaşmaz. Onurlu olan boşanır. Tabii bunun çeşitli bileşkeleri var: Ekonomik bağımsızlık, sosyal, kültürel baskılar... Dolayısıyla dışarıdan gazel okumakla da olmuyor.
- Eskiden erkekler daha mı kolay boşanıyordu? - Peygamberimizin yaşadığı dönemdeki boşanma, günümüzde rezalet haline getirilmiştir. Çünkü o devirdeki boşanma kadına hiçbir mali külfet yüklemezdi. Boşanmada da, boşanmadan önce de, mirasta da... Çünkü evlenirken tazminatı baştan belirlenirdi. Bu yüzden erkeğin boşanırken Neşr denen tazminatı ödemek şartıyla mahkemeye gitmesi zaruri değildi.
- Peki ama ödemeden boşarsa? - Kadın mahkemeye gider, dava eder neşrini isteyebilir. Hz. Peygamber bir kere şöyle söylemiş, 'Helâl olan şeylerin içinde en fazla nefret ettiğim, hatta düşmanlık hissettiğim şey boşanmadır.' Yani boşanmadan hiç hoşlanmadığını, öfke duyduğunu belirtiyor.
- Boşanmanın şartları neler İslam Hukuku'nda? Üç kere 'Boş ol,' demek nereden çıkıyor peki? - Kezban Hatemi: Öyle bir şey yok. Bunlar hep sonradan dine bulaşan, gelenek halini alan, dayatılan, kadına karşı yapılan haksızlıklar.
- Hüseyin Hatemi: Bir müddet, o müddet de Kur'an-ı Kerim'de kadınla ilgili bir periyod olarak belirtilir, bir temizlenme müddeti, bunu bekleyecekler. Düşüncesiz kararlarla, sonradan pişman olmasın diye.
- O müddet geçtikten sonra boşanmak istiyorsa? - 'Ben boşanmak istiyorum ama sulh teşebbüsü yapmamız lazım, bir temsilci tayin edeceğim,' der ki, bu şarttır. Evliliğin devamı şeklinde halledilmesi için bir müzakere etmeleri gerekmektedir. Yani neden çıkıyor geçimsizlik ve de giderme çarelerini bir düşünsünler. Sulh teşebbüsü zorunludur erkek tarafından boşanma isteniyorsa.
- Sulh teşebbüsü de kâr etmedi diyelim, o zaman? - O zaman erkeğin, başka hiçbir işlemde şart değildir, ama boşanmada iki adil şahit bulunması lazımdır. Boşanma iradesini açıklarken.
- Şahitlerin adil olduğu ne malum? - Adil şahit şu demektir, küçük günahları adet haline getirmemiş, ömründe hiç büyük günah işlememiş birisi olması lazım.
- Küçük ve büyük günahlara bir örnek? - Küçük günahlar ufak tefek yalanlar olabilir, bunları âdet haline getirmemiş olacak, büyük günah sayılan şeylerse, mesela zinadan mahkûm olmuş birisi adil sayılmaz. Böyle iki adil şahit olacak ki, son nasihatlerini etsinler. 'Boşanmak güzel bir şey değildir,' desinler.
- Yetti mi, artık boşanabilir mi? - Bu da yetmiyor. Dini, fıkhi bilgisi olan, hakim gibi davranacak ve boşanma formülünü okuyabilecek yine adil birisini bulacak. İş biraz daha düşünceye sevk edilecek ve başkalarının nasihati ile sonuçlanacak. Kur'an-ı Kerim'de bir mecliste üç kere 'Boş ol,' demeyle boşanma olmuyor. Bunlar Kur'an-ı Kerim'de olmayan korkunç rezaletlerdir. Hepsi batıl sayılır.
|