|
|
Kanser riskini azaltıyor zayıflamaya yardımcı oluyor
Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma; tadı ve kokusuyla yüzyıllardır damaklarda taht kuran kahvenin, faydaları açısından da sınıfı geçtiğini kanıtlıyor. Kahve; Parkinson, Alzheimer, karaciğer kanseri ve şeker hastalığı riskini azaltıyor. Kilolar selülitlerle mücadeleye yardımcı oluyor.
Milattan sonra 850 yılında Güney Etiyopya'da yaşayan bir keçi sığırtmacı tarafından keşfedilen kahve, günümüzde yılda 400 milyar fincanla, sudan sonra en çok tüketilen sıvı niteliğini taşıyor. Kimilerine göre kahvenin ismi Güney Etiyopya'nın Kaffa kentinden geliyor. Kimileriyse Yemen'de yaşayan Araplar'ın, kahvenin yaratıcı etkisini şarabınkine benzettiğini ve Arapça'da şarap anlamına gelen 'kahwa' sözcüğünden hareketle kahve adını türettiğini söylüyor. 14. yüzyıla kadar daha çok tıbbi amaçlarla kullanıldığı için 'sihirli meyve' olarak anılan kahveye, İngilizler 'coffee', Fransızlar 'cafe', Almanlar 'kaffe', Romanyalılar 'kava', Ruslar ise 'kophe' diyor. Dünyanın her yerinde benzer isimlerle anılan kahveye yalnızca Ermenistan'da 'soorj' deniliyor.
ÜNLÜLER MÜDAVİMİ Osmanlılar'ın Kanuni Sultan Süleyman döneminde tanıştığı kahve, zamanla İstanbul'dan tüm Avrupa'ya oradan da Amerika'ya yayıldı ve 'Türk içkisi' olarak anıldı. Müdavimleri arasında Voltaire, Mozart, Beethoven, Andre Gide, Victor Hugo, Pierre Loti gibi ünlü yazar ve besteciler vardı. Hayatı boyunca 50 bin fincan kahve içtiği öne sürülen Fransız yazar Balzac kahveyi, "Kahve mideye iner ve her şey harekete geçer" sözleriyle betimlerken, 'Kahve Kantatı'nın bestecisi Bach, "Kahve şaraptan lezzetli, öpücükten zevklidir" diyordu. 1871'de Kurukahveci Mehmet Efendi, Türk kahvesini ilk kez kavurup öğüterek topluma sundu. Bundan tam 100 yıl sonra ise Starbucks firması Seattle'da ilk şubesini açtı ve böylece kahvenin moddernleşme süreci de başladı.
UYANINCA ŞART! Günümüzde kahve dünya ticaret piyasasında petrolden sonra ikinci sırada yer alıyor. Dünyanın dört bir yanında yaşayan ünlü-ünsüz birçok insan, kahvenin kendileri için bir içecek değil, başlı başına bir keyif olduğunu söylüyor. Türk kahvesinin müdavimleri arasında Gülse Birsel, Seyfi Dursunoğlu ve geçtiğimiz yaz ülkemizi ziyaret eden Demi Moore başı çekiyor. Aralarında Jennifer Aniston, Charlize Theron, Kate Hudson, Drew Barrymore, Jessica Alba, Sarah Jessica Parker, Madonna, Keith Urban, Keanu Reeves, Ashlee Simpson, Heath Ledger gibi isimlerin de bulunduğu birçok ünlü ise bugünlerde sık sık ellerinde kahve bardakları ya da karton kahve kutularıyla görüntüleniyor. Ünlü aktör Johnny Depp "İyi bir güne başlamak için uyanır uyanmaz bir fincan kahve içmek şart" demekten kendini alamıyor. Geçtiğimiz yıl Dunkin Donuts firmasının yaptığı bir araştırma da kahvenin insan hayatındaki yerinin en az seks kadar önemli olduğunu gösteriyor.
FAYDASI ÇOK FAZLA Amerikan Harvard Üniversitesi'nin araştırma görevlileri tarafından 126 bin Amerikan vatandaşı üzerinde yapılan ve 18 yıl süren bir araştırmaya göre ise kahvenin insan sağlığına zarardan çok yararı bulunuyor. Araştırmaya göre; günde 1-3 bardak kahve içilmesi durumunda şeker hastalığına yakalanma riski azalıyor. Araştırma günde altı bardak kahve içen erkeklerin şeker hastalığına yakalanma riskinin kahve içmeyenlere göre yüzde 54 daha düşük olduğunu gözler önüne seriyor. Her gün kahve içenlerin Parkinson hastalığına yakalanma riski ise kahve içmeyenlere göre yüzde 80 daha az. Yine aynı araştırmaya göre; günde iki bardak kahve içenlerin kalın bağırsak kanserine yakalanma riski yüzde 25'e iniyor. Devamlı kahve içmek karaciğerin sertleşmesi ve safra kesesinde taş oluşması olasılıklarını da düşürebiliyor. Kahve; sigara ve içkinin kalp ve karaciğere verdiği zararları da azaltabiliyor. Ayrıca içindeki kafein astım krizi riskini azaltıp kalp içindeki kan sirkülasyonunu destekliyor. Amerikalılar'ın diyetlerinde yer alan besinler arasında en çok antioksidanı kahve sağlıyor. Bu araştırmaya eş zamanlı olarak Obesity Research dergisinde yayımlanan bir makaleye göre ise günde 1.5 bardak şekersiz içilen filtre kahve, fiziksel aktivite ile birlikte uygulanan diyetlere ve selülitle mücadeleye yardımcı oluyor.
GRİP ETKİSİ YARATIYOR Tüm bu faydalarına rağmen uzmanlar, kalp ve damar hastalarının ve hamilelerin kahveyi ölçülü şekilde tüketmeleri gerektiğini belirtiyor. Danimarka'daki Aachus Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, hamile kadınların aşırı miktarda kahve içmesinin ölü doğum riskini arttırdığını gözler önüne seriyor. Epidemiology dergisinde yayımlanan bir makaleye göre ise kahvenin içinde bulunan kafein, kan basıncında ve semptik aktivitede kısa süreli artışa neden oluyor ve bu da olası kalp krizlerini tetikleyebiliyor. Uzmanlar da uyarıyor: "Kalp sorunu yaşayanlar günde en çok iki fincan kahve tüketmeli!" National Geographic dergisinde yayımlanan bir makale ise kahve tutkunlarını bağımlı olmamaları için uyarıyor. Çünkü bol miktarda kafein içeren kahve, bırakıldığında insanın iş düzeni ve sosyal fonksiyonları aksayabiliyor ve bu durum insanda grip olmuş hissi yaratıyor.
ECE SARUHAN
|