* Bankacılık gibi dikkat, cesaret ve ketumluk isteyen bir alanda kendi başarınızı hiç ölçtüğünüz anlar oldu mu? Öyle bir şey ki, sürekli toplantı yapıyorsunuz. Komitelerin üyesi oluyorsunuz. Ağzınızı açtığınızda cümleniz mantıklı değilse, öneriniz yerine oturmuyorsa, takım sizi zaten benimsemez ki. Çünkü ekip de kendi kariyeri ve başarısı için orada. Niye sineye çeksin ki? Şirketin yanlış yere gitmesi herkese zarar verir. Örneğin önemli bir randevum vardı. Çok büyük bir yatırım fonunun başındaki kişi, adını veremiyorum, benden randevu istemişti. Akbank'la ilgili görüşlerimi aldı. Sonra öğrendim ki, görüşmeden önce Akbank'taki hissesi binde yarımmış. Şimdi yüzde 1.5 olmuş. Yüzde 1 Akbank hissesi almış. Ben kendimi dünyayla ölçüyorum. Arkadaşlar diyor ki, "Suzan Hanım, o kadar etkili oldunuz ki, lütfen tekrar görüşün." Geçen hafta ikinci bir görüşme daha yaptım.