Kafa karıştıran bir marina ihalesi
İstanbul'un acil marina ihtiyacı olduğunu yazıp duran biri olarak, haber merkezinin getirdiği 'Zeytinburnu'na yeni marina' haberinin üzerine balıklama atladım. Ama sevincim kısa sürede yerini şaşkınlığa bıraktı. Bizim haber merkezine yapılan resmi açıklamaya göre ihale 9 Kasım'da. Yani şartnameyi alıp doğru dürüst değerlendirmek için bile yeterli zaman yok. 1 milyon metrekare deniz, 470 dönüm kara alanı olan ve 49 yıllık kullanım şartlı, içinde alışveriş merkezleri, oteller, marina bulunan bir kompleks için 15- 20 günlük bir hazırlanma zamanı. Bu işin kompetanlarına sordum. "Doğru dürüst bir araştırma ve proje çizimi en az beş-altı ay alır," dediler. Hadi gözünü karartıp ihaleye girdin. Peki devamı nasıl gelecek, ona bir bakalım. İhalenin geçici teminat bedeli 1 milyon 107 bin YTL. Bir yıllık ön izin bedeli ise 5 milyon 537 bin YTL olarak belirlenmiş. Dikkatinizi çekerim, bir yıllık ön izin süresi için ödenecek para 5 milyon 537 bin YTL. Parayı bastınız, ihaleyi aldınız ve ön izin bedeli için de 'eski parayla' trilyonları yatırdınız diyelim. Bir yıl içinde tüm izinleri almanız gibi bir durumla karşı karşıya kalacaksınız. Bunun için öncelikle bir proje çizdirmek - gitti mi sürenin yarısı- sonra da izinleri almak için uğraşmanız gerekiyor. Nerelere başvurmanız gerektiğini şöyle bir hatırlayalım: Benim bildiğim 10 binin üzerinde imza gerekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı, Büyükşehir Belediyesi, Çevre ve Orman Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, DHL Genel Müdürlüğü, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Bayındırlık Bakanlığı, Teknik Araştırma Genel Müdürlüğü, İstanbul Valiliği, Zeytinburnu Belediyesi ve aklıma gelmeyen daha bir sürü genel müdürlük ve kurum...
BİNLERCE İMZA VAR Bütün bunları almanız da inşaata başlamanız için yeterli değil. Bunun için de ilgililere imar planları ve uygulama projelerini onaylatmanız gerekiyor. D- Marin Turgutreis'in deniz izni için üç yıl geçtiğini düşünürseniz, bir yıllık sürenin göz açıp kapayıncaya kadar sadece projelerle uğraşarak geçeceği kesin. İzinleri alamazsanız ne olur? Normal olarak 5 buçuk milyon YTL paranız yanar. Belki de kısa bir süre için uzatma alabilirsiniz. Ama alacağınız süre de yeter mi onu bilemiyorum. Bir tarafta yatırılmış 5 buçuk milyon YTL ve harcanan diğer milyonlar, diğer tarafta izin için kapısını çaldığınız kurumlar, kişiler. Üstelik hiçbiri de sizin zamana karşı yarıştığınızı düşünmek zorunda değil elbette!.. Siz olsanız böyle bir işe girişebilir misiniz? Vallahi ben girmem. Şimdi diyeceksiniz ki, "Senin kafan bu işlere çalışsaydı bu yaşına kadar işadamı olurdun". Ki, bu doğrudur. Ama hiçbir işadamının böylesine bir maceraya para yatırmayacağını bilmek için ille de işadamı olmaya da gerek yok. Ben yine de kendi payıma konuşayım. Eğer işadamı olsaydım, böyle bir ihaleye ancak önemli birilerinin çocukluk arkadaşı filan olursam girerdim. O da 'önceden tüyo almak' şartıyla tabii.
MİNİ GALATAPORT İHALESİ Mİ? Parayı yatırmadan önce de projelerimi, altyapı çalışmalarımı hazırlayıp, muhatap olacağım kişilerin kapısını çalıp, gerekli yerlerden alacağım icazetle kendimi sağlama alırdım. Şimdi diyeceksiniz ki, "Bu senin söylediğin etik bir iş değil". Ki, bakın bu da doğrudur. Ama benim söylediklerim tamamen kendime özel bir iş bitirimi tarifidir. Hatta tariften de öte, hayaldir. Ben işadamı olmadığıma ve böyle bir işe asla kalkışmayacağıma göre asla gerçek işadamlarını, ülkemizdeki uygulamaları bağlamaz. Yani ülkemizde böyle işler asla olmaz ve de olmamaktadır. Şimdi diyeceksiniz ki, "Senin de bir söylediğin diğerini tutmuyor. Bir öyle diyorsun, bir de böyle. Kafan iyice karışmış!.." Ki, bakın vallahi de billahi de bu da sonuna kadar doğrudur. Bendenizin bu ihale meselesini okuduğundan bu yana kafası karmakarışıktır. Ve merak içinde beklemekteyimdir; böylesine belirsiz, ağır risk taşıyan işe para yatıran babayiğit çıkacak mı, çıkarsa hangi babayiğittir ve de işin içinden nasıl çıkacaktır? Yoksa bu iş de ihale tarihimize mini Galataport olarak mı geçecektir!..
|