|
|
|
|
|
|
Ameliyat olmak için en doğru tarih ne zaman?
Acil değilse, ameliyat olmak için uygun bir mevsim, mesela havaların ısınması beklenebilir mi? Sabah ya da akşam saatlerinde olması ameliyattaki başarıyı etkiler mi? Hafta başında veya hafta sonunda ameliyat olmak arasında bir fark var mı? Prof. Çakmakçı'ya göre; profesyonel bir cerrah için zamanın önemi yok!.
Acıbadem Sağlık Grubu Tıbbı Direktörü ve Acıbadem Kadıköy Hastanesi Genel Cerrahi Bölüm Sorumlusu Prof. Dr. Metin Çakmakçı; ameliyat için en uygun zamanlamayla ilgili soruları yanıtladı:
* Acil değilse, ameliyat için en uygun dönem ne zaman sizce? Hastaların çoğu, özellikle mevsim anlamında bunu sorarlar. 'Yazın ameliyat olmaz, bahar ayları mı daha iyidir' diye endişeye kapılırlar. Bu; 'biyopsi yapmayalım kanser yayılır' gibi yanlış bir görüş. Ameliyat için uygun mevsim yoktur, her zaman yapılabilir.
Zaman değil cerrah önemli
* Gün içinde yapılan ilk ameliyat mı, son ameliyat mı daha iyi? Fark etmez. Profesyonel cerrah, günün hangi saati olursa olsun aynı kalitede ameliyat yapabilmeli. Bir grup cerrah sabah rahat bir ameliyatla başlamak ister, ondan sonra daha büyük bir ameliyatı listeye koymayı tercih eder. Bunun iyi kötü anlamında bir kriteri yok. Bu durum cerrahtan cerraha değişir.
* Hastanın ameliyat saatini seçme hakkı yok mu? Hasta seçebilir; ama cerrahla onun programı çakışmazsa! Yoksa uzun bir süre 'o saati istiyorum' diye beklemek zorunda kalabilir.
* Siz olsanız pazartesi mi, cuma günü mü ameliyat olmak istersiniz? Bu ameliyata göre değişir. Bazı ameliyatlar var ki, iki üç gün izin yeterlidir. Bir gün istirahatle işe başlanabilir. Pek çok hasta cuma günü ameliyat olmak ister ki hafta sonu dinlenip hafta başı işine dönebilsin.
* Muayene olunan hastane, cerrahi açıdan da tercih edilebilir mi? Hasta için çok zor bir konu. Hastanenin genel niteliğine bakmak gerekli. Dünyadaki standartlardan bir tanesi akreditasyondur (denklik belgesi). Olmayan kötü değildir ama akreditasyonu varsa; o hastanenin temel politikalarının kontrollü olduğu anlamına gelir.
Tam teşekküllü olmalı
Hastanenin fiziksel koşullarına yani yeniliğine ve eskiliğine baksınlar; bunlar önemli ipuçları verir. Ben ameliyat olsaydım o hastanenin tam teşekküllü bir hastane olmasına özen gösterirdim. O hastanede bir genel cerrahi ameliyatı olmak zorunda kalsaydım; nitelikli bir kardiyoloji, radyoloji ve diyet servisinin olmasını isterdim. Gerektiğinde yani bir sorun çıktığında destek verecek hastane ve hekimlik altyapısı olması önemlidir.
* Pahalı hastane iyi hastane mi? Hayır öyle bir şey yok.
* Hasta ameliyat olmadan önce sizce tüm riskleri tek tek öğrenmeli mi, yoksa bu hastanın paniğe kapılmasına neden olur mu? İkisinin ortası; tek tek riskleri hastaya anlatmak anlamlı değil. Çünkü bir ameliyattan sonra oluşabilecek riskler, 1-2 değil 50-100-200 tanedir. Bazılarının oranları on birde birler düzeyine düşer. Hastayı bilgilendirmek gerekli ama mantıklı bir risk profili konusunda haber vermek gerekli. Örneğin tiroit cerrahisi yapıyorsanız, ses tellerine giden sinirin zedelenmesi riskini bilmeniz gerekli. Yüzde n-5 oranda ses niteliğinin değişebileceği konusunda bilgi vermek gerekli. Sonra 'sürpriz' demek olmaz. Beyin ameliyatında risk oranı on binde ikidir. Ben 20 senedir hiç görmedim. Pek çok cerrah hiç görmemiştir. Böyle bir şey olabilir diye hastaya anlatmak anlamlı değil. Hasta hakları içinde, hastanın bilgilendirmeyi istememe hakkı da vardır. 'Doğru olanı bana yapın' dediği zaman bunun kayıt altına alınması gerekli.
ESRA TÜZÜN
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|