|
|
İtaat etmediler, mağlup oldular
İSLAM VE MUCİZELER.
Müslümanlar, Bedir Savaşı'nda galip gelirken, Mekkeli müşriklerin reisi Ebu Cehil de öldürülmüştü. Kureyşliler, kendilerine yeni reis olarak Ebu Süfyan'ı seçtiler. Putperestler, Bedir'deki mağlubiyetlerinin intikamını almak için yanıp tutuşuyorlardı. Ayrıca ticaret kervanlarının da Müslümanlar'ın eline geçmesinden endişe duyuyorlardı. Müşrikler, Bedir Savaşı'ndan bir yıl sonra 3 bin kişi toplayarak Medine'ye yürüdüler. Peygamberimiz, Medine dışında savaşmak istemiyordu, ancak bazı Müslümanlar'ın ısrarıyla Medine'den bir saatlik uzaklıktaki Uhud mevkiine gitmeye karar verdi. Müslümanlar'ın sayısı 700 kişiydi. 23 Mart 625'te Uhud'da iki ordu karşılaştı. Hz. Muhammed, savaşa başlamadan önce 50 kadar okçuyu Ayneyn Geçidi'ne yerleştirerek yerlerinden ayrılmamalarını tembihlemişti. Savaşın başlarında sayıları az olmasına rağmen Müslümanlar üstünlüğü ele geçirdi. Bu sırada geçitte bekleyen okçuların çoğu savaşın kazanıldığına kanaat getirip, Peygamberimiz'in emirlerini unutarak yerlerini terk ettiler. Geçitte sadece okçuların komutanı Cübeyr oğlu Abdullah ve sekiz okçu kalmıştı. Müşrik ordusunun komutanlarından Velid oğlu Halid bu durumu fırsat bilerek geçitteki az sayıdaki okçuyu şehid edip, Müslüman ordusuna arkadan saldırınca savaşın gidişatı değişti. Başta Hz. Hamza olmak üzere 70 Müslüman şehid oldu. Müşriklerden de 23 kişi öldü. Çatışmalar sırasında Peygamberimiz de yaralandı. Ordu içerisinde Hz. Muhammed'in öldüğüne dair haberler çıkınca Müslümanlar, Uhud Dağı'na çekildiler. Müşrikler de Müslümanlar'ı takip etmeyip geri çekilince savaş sona erdi. Peygamberimiz'in sözünün dinlenmemesi Müslümanlar'a pahalıya mal olmuş, savaşı kaybetmişlerdi. Mekkeli müşrikler, Bedir'deki mağlubiyetlerinin rövanşını Uhud'da almışlardı. Hz. Muhammed, putperestlerin çekilmesinden sonra şehidleri kanlı elbiseleri ile gömdürdü. Uhud şehidleriyle ilgili Ali İmran Suresi'nin 169 ve 170. ayetlerinde şöyle buyurulur: "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler; Allah'ın lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde Rableri yanında rızıklara mahzar olmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehid kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar."
|