|
|
Bu filmi çekmek koca yürek ister
Hayallerinin peşinden git. Emre'nin filmini izlerken aslında onu ne kadar az tandığımı düşündüm. Emre Ergül'den bahsediyorum, SABAH Gazetesi'nin Yazıişleri Müdürü'nden. Biz aslında üç kişiyiz, yazıişleri müdürü olarak. Vitrinde olan benim sadece. Yazıişleri masasında sağımda Murat Köprü, solumda Emre Ergül oturur. Gazetenin belkemiği onlar. Beş yıla yakın zamandır Emre ile kimi zaman güldük, kimi zaman tartıştık, kimi zaman dedikodu yaptık. O gün "Salı akşamı kimseye söz verme, galam var," dediği zaman takıldım: "Ne o film mi çekiyorsun?" Çekiyormuş. O kadar yoğun bir gazetecilik hayatından arta kalan kırıntılarda kısa film çekiyormuş. İyi mi? Üstelik hem senaryoyu yazmış, hem de yönetmiş. 2 Eylül isimli 20 dakikalık filmi izlerken garip duygular içindeydim. Film bir askerin savaş sonrası bunalımlarını konu ediyor. İyi de, bu Emre benim sürekli savaş konusunda tartıştığım Emre mi? Nerede kaldığı Amerikancılığı, nerede savaş borazanlığı? Yoksa her şeyi beni kızdırmak için ya da gazetenin birinci sayfasında farklı bir söz olsun diye mi söyledi? Bilinmez... Ama bildiğim tek bir şey var ki, 2 Eylül basbayağı savaş karşıtı bir kısa film olmuş. Bir askerin bunalımları öylesine güzel hikâyeye dönüştürülmüş ki, etkilenmedim desem yalan olur. Üstelik şu zamanda bu filmi çekmek yürek ister. Hem de kocaman bir yürek. Etkilendiğim sadece hikâye değildi. Beş yıllık masa arkadaşımın hayallerinin peşinden gittiğini görmek güzeldi. Herkes aynı hisse kapılmış olacak ki gazetede birbirine soruyordu, "Sen olsan ne yaparsın, hayalin nedir?" Kimi bilmem ne adalarında zengin bir hayat sürmekten bahsetti, kimi "Formula yarışçısı olurdum," dedi. Kendi kendime düşündüm, ya ben? Galiba benim hayallerim hep gazetecilikle ve gazeteyle ilişkiliydi. Daha küçücükken soranlara "Gazeteci olacağım," derdim, bugün hâlâ aynı hisse sahibim. Bu arada Emre Ergül'ün 2 Eylül isimli kısa filmi katıldığı ilk festivalde kabul gördü. California Topanga festivali "En güçlü üç adaydan biri," diyerek filmi kabul etmiş. Önümüzdeki hafta ise Kanal A ekranlarında sizlerle buluşacakmış. Farklı bir ses, farklı bir bakış açısı ve harika müzikler dinlemek isterseniz, 2 Eylül'ü mutlaka izleyin.
|